Unutamadığımız 10 cep telefonu!
Ericsson SH888Bu telefonun önemli olmasının en büyük sebebi, mobil veri iletimine izin vermesi, çift bantta çalışıyor olması ve kızılötesi bir porta sahip olmasıydı. Bütün bu özellikler, bu telefonu mobil veri adına iyi olan ilk telefon yapmaktaydı.Bir Psion düzenleyicisi ile beraber, bu telefon sayesinde trendeyken MUD (Multi-player Dungeon, yazı tabanlı çok oyunculu rol yapma oyunları) oynayabilmekteydiniz. Tabii ki bunu düzgün bir şekilde devam ettirebilmek için bir masaya ve kızılötesi bağlantıyı çalışır tutmaya ihtiyacınız vardı.
Ericsson SH888 Bu telefonun önemli olmasının en büyük sebebi, mobil veri iletimine izin vermesi, çift bantta çalışıyor olması ve kızılötesi bir porta sahip olmasıydı. Bütün bu özellikler, bu telefonu mobil veri adına iyi olan ilk telefon yapmaktaydı. Bir Psion düzenleyicisi ile beraber, bu telefon sayesinde trendeyken MUD (Multi-player Dungeon, yazı tabanlı çok oyunculu rol yapma oyunları) oynayabilmekteydiniz. Tabii ki bunu düzgün bir şekilde devam ettirebilmek için bir masaya ve kızılötesi bağlantıyı çalışır tutmaya ihtiyacınız vardı.
Motorola PEBL PEBL, Motorola Razr'ın daha şık görünen kardeşi olarak tanınmaktaydı. PEBL, Motorola'nın planlanan dört telefon ailesinden biri olarak düşünülmekteydi. Firmanın planları erkeklere yönelik olarak üretilen "havalı" Razer'ın yanına, kadınlara yönelik "kadınsı" kıvrımlara sahip Pebble'ı piyasada tutturabilmekti. Ancak Razr modelinin büyük başarısı, PEBL'ı hep ikinci planda bıraktı. Yine de farklı tasarımı, PEBL'ı unutulmazlar arasında sokmayı başardı. Elde oldukça rahat bir his yaratan bu telefon, ayrıca zekice bir kapak sistemine sahipti. Ancak telefonun üst kısmının biraz daha ağır olması, açılma esnasında bir dengesizlik oluşturabiliyor ve telefonu sıkı tutmuyorsanız elinizden uçabiliyordu. Telefonun daha sonra çıkan renkli sürümleri ise "Fruity Pebbles" olarak bilinmekteydi.
Sony Ericsson T68i Ericsson T68, Avrupa'daki ilk renkli ekranlı telefon değildi. Bu telefonun daha öncesinde Siemens S25 (pek iyi gözükmeyen bir renk sistemi ile DSTN ekranda olsa da) ve Mitsubishi Eclipse (oldukça güzel bir TFT'ye sahip olan ancak kimsenin bilmediği) renkli telefonu Avrupa'ya tanıtmıştı. Ancak Ericsson T68, gerçekten başarılı bir satış gerçekleştiren ilk telefondu ve bir süre boyunca, "sahip olunması gereken telefon" unvanını taşıdı. Sony ve Ericsson firmaları birleştikten sonra ise, bu telefon modeli mavi T68i'ye dönüştü ve MMS kamera aksesuarı yayınlandı.
Motorola StarTac Rainbow Başlangıçta özel üretim bir telefon olarak tasarlanan Motorola StarTac, sonradan tüm piyasaya sunuldu ve büyük bir başarı elde etti. Market başarısının azalması ile beraberse Motorola, Rainbow sürümünü sunarak satışları tekrar canlandırmayı denedi. Lego ile yapılmış gibi gözüken bu model, ne yazık ki mükemmel bir telefonun hazin sonu oldu. Her ne kadar bu model, 100 gr altında ağırlığa sahip olan ilk telefon olsa da, başlangıç satış fiyatı o kadar yüksekti ki, neredeyse ağırlığınca altın ödemeniz gerekiyordu...
Nokia 9110 Communicator Burada bahsi geçen telefonların çoğu "bizde de bundan vardı" cümlesini tetikleyebilir ama muhtemelen bu cümlenin en fazla kurulacağı telefon, Nokia Communicator olacaktır. Bu telefonun unutulmamasının tek sebebi ise, günümüzün Angry Birds'ü kadar popüler olan muhteşem Bounce oyunu değildi. Communicator, üzerinde gerçekten işe yarar bir şeyler yapabildiğiniz (telefonla konuşmak dışında) ilk telefondu. Bir belgeye yolda başlayıp kendinize mail atabiliyor ve evinizde veya işinizde bu belgeyi tamamlayabiliyordunuz. Sahip olduğu tuş takımı ise bu cihazın bilgisayar olarak görülmesini sağlıyordu.
Motorola V3 Razr Muhtemelen burada bahsedilen telefonların hatırlaması en kolaylarından biri, Motorola V3 Razr olacaktır. Bu özel telefon, aslında bir konsept tasarımı iken, dahi mühendis Roger Jellicoe tarafından gerçeğe dönüştürülmüştü. Bütün zamanların en başarılı telefonlarından biri olan bu telefon, üretilirken yaklaşık olarak 300.000 adet satacağı düşünülmekteydi. Kabul aşamalarından geçmesinin ardından ise ürünün tahmin edilen satış miktarı 800.000'e ulaştı. Carphone Warehouse'dan Charles Dunstone'un 500.000 adet pembe sürümü istemesi ise, Motorola'yı şaşırtı. Bu oldukça sevilen model, sadece pembe sürümü ile 2.5 milyon adet sattı. Farklı modeller toplandığında ise Razr'ın satış miktarı 100.000.000'a ulaşmıştı.
Motorola MPX 300 Motorola, diğer firmaların hemen hepsinden daha fazla ve daha sık bir şekilde işletim sistemi değiştirmekteydi. Öyle ki pek çok kullanıcı, bu sistem değişikliği hızına yetişememekteydi. Bu sistem karmaşasının içerisinde bir süre Microsoft'un mobil işletim sistemi tercih edilmiş ve Symbian terk edilmişti. Nokia, var olan hisseleri alarak büyük ortak olmayı başardı ve endüstriyel bir ortak çalışma olasılığını ortadan kaldırmış oldu. Motorola'nın en büyük zayıflığının yazılım olduğu ve gücünün donanımda yattığı düşünülürse, bu telefonun çok başarılı olması gerekiyordu. MPX'in zekice işlenmiş çift menteşe sistemi, bu telefonun isteğe göre yatay veya dikey olarak kullanılabileceği anlamına gelmekteydi. Dokunmatik ekrana sahip olan bu telefon ayrıca kabul edilebilir bir boyuta da sahipti. Ne yazık ki, Motorola, Microsoft'un düşük bir bellek ihtiyacı sözüne inandı ve sonuç olarak bu telefon çok yavaş çalışan bir ürün olarak kaldı. Oldukça az sayıda satışa ulaşan bu telefon, var olan satışlarının da büyük kısmını Asya'da gerçekleştirdi.
Sendo Z100 Küçük bir Britanyalı firma olan Sendo, oldukça cesur bir karar aldı. Microsoft'un telefon işletim sistemi Windows Mobile'ı kullanılacaktı: Böylelikle de Sendo Z100'ü sunan proje ortaya çıktı. Ne yazık ki Birmingham merkezli firmanın diğer alanlardaki gelirleri bu projeyi gerçekleştirecek kadar zengin değildi ve bunun sonucu olarak Microsoft, firmada önemli bir pay elde etmeyi başardı. Telefonun üretim masrafının artması ile beraber Sendo Microsoft'tan daha fazla para isteğinde bulundu ve reddedildi. Bunun sonucu olarak da firma geri çekilerek Sendo X'i yayınladı. Z100, piyasa tarihinden günler önce iptal edildi. Yine de telefon, piyasaya çıkmasa da akıllarda kalan ender telefonlardan biri olmayı başardı...
Motorola Aura Razr'ın ihtiyacı olan şey bir varisti. Bu varisin ayrıca kendi "havalı" görüntüsüne sahip olması gerekmekteydi ve Motorola'nın bu rol için düşündüğü bir isim bulunmaktaydı. AURA telefonu "tek kelime ile güzel" idi. Tasarımcılar İsviçreli saat üreticilerinden derslerini almışlar ve mekanik olarak da güzel olan bir şeyin nasıl tutunacağını öğrenmişlerdi. Bir erdem olarak kalitenin, lüksün ve 'fiyakanın' ucuz hissettirmeden taşınabileceği hissini yaratmayı başaran tasarımcılar bu telefonu bütün tecrübeleri ile donatmışlardı. Aura, dairesel ve yüksek çözünürlüklü bir ekrana sahipti ve mükemmel bir açılış biçimi vardı; zekice bir kullanıcı arayüzü için planlar bulunmaktaydı. Bu planlar gerçeğe dönüşmedi ancak telefon üretildi. Ne yazık ki, bu telefonun üretim süresi o kadar uzun sürdü ki, ortaya 3G dünyasının içerisine atılan bir 2G telefon çıktı. Her ne kadar bu telefon gerçekten bir güzellik abidesi olsa da, çok istenilen bir telefon olmayı başaramadı.
Nokia 7650 Bu kayan kapaklı telefon, Nokia'nın VGA dahili kameraya sahip olarak ürettiği ilk modeliydi. Her ne kadar 3G gibi gözükse de, bu telefon aslında 2G'ye sahipti ve pek çok kişiye akıllı telefon fikrini tanıştıran ilk telefon olmuştu. 2001 yılında Barcelona'da tanıtılan telefon, aynı zamanda Nokia'nın ilk Symbian telefonuydu. Ancak marketteki ilk Symbian telefon değildi. İlk Symbian telefon, Philips'in Accent modeli idi. Zamanında oldukça iyi olan bu telefonun belki de tek kusuru, bir miktar pahalı olmasıydı. Tabii ki bu durum "selfie"lerin öncesindeydi ve garip bir televizyon reklamı ile tanıtılmıştı.