iOS sürümlerinin tarihçesi
Akıllı telefon pazarını adeta domine eden iPhone’ların işletim sistemi iOS’un evrimini ve tarihçesini sizler için derledik. iOS 2.0 sürümünden iOS 8.0 sürümüne iOS’un gelişimini bu derlememizde bulabilirsiniz. Devrim niteliğinde ve sektöre yön veren yenil
İlk iOS sürümünde App Store yani herhangi bir uygulama marketi yoktu. iPhone’u yalnızca kutudan çıktığındaki uygulamalarıyla kullanmak mümkün oluyordu. Ancak iOS 2.0 ile birlikte App Store duyuruldu ve geliştiricilere açıldı. Bu yenilik ile birlikte mobil uygulama sektörü ortaya çıktı. Yazılımcılar kendi uygulamalarını App Store’a yükleyerek ciddi bir gelir kaynağı elde etmeye başladı. Mobil reklamcılığın temelleri burada atıldı. Push bildirimler, Microsoft Exchange e-posta desteği, 3D grafikler ve 3 açılı sensörler ilk kez iOS 2.0 ile mobil platformlarda karşımıza çıktı.
iOS 3.0 aslında iOS 2.0’da yer alan çok sayıda hatanın giderilmesi ve iyileştirmeyi içeriyordu. Kopyala, yapıştır, geri al gibi özelliklerin yanı sıra yatay klavye, adres tarifli navigasyon desteği (Apple Maps o dönemde yoktu ancak App Store üzerinden indirilen navigasyon uygulamaları vardı), MMS desteği, video kaydı, Spotlight gibi özellikler ilk kez iOS 3.0 ile karşımıza çıktı. iOS 3.0 ile birlikte iPhone 3Gs modeli de duyurulmuştu. iPhone 3Gs modeli önceli iPhone 3G modeline göre direkt olarak 2 kat daha fazla performans veriyordu.
iOS 4.0 sürümünde 100’den fazla yenilik ve iyileştirme vardı ancak en dikkat çeken yenilik ilk etapta çoklu görev yöneticisi oldu. Geliştiricilerin ısrarla üzerinde durduğu çoklu görev yöneticisi ilk olarak iOS 4.0 sürümünde karşımıza çıktı. Aynı anda 7 farklı uygulamanın servisleri arkaplanda çalışabiliyor ve kullanıcı istediği uygulamaya ana ekran tuşuna iki kez basarak geçebiliyordu. Bir diğer yenilik FaceTime oldu. Sadece Wi-fi üzerinden Apple kullanıcıları arasında görüntülü görüşme yapılabilir hale geldi. Hücresel veri üzerinden görüntülü görüşme desteği sonradan eklendi. Geliştiricilere yönelik olarak iAd reklam servisi duyuruldu. Geliştiriciler kendi uygulamaları içerisinde Apple’a bağlı olarak iAd servisiyle reklamlar gösterebiliyor ve ek gelir elde edebiliyordu.
iOS 5.0 sürümü 200’den fazla yenilik ile üzerinde en çok çalışılan iOS sürümü oldu. Siri, iMeesage ve bildirim merkezi en dikkat çeken yeniliklerdendi. Siri, akıllı telefon sektöründe görülen ilk akıllı sesli asistan uygulaması oldu. Tabii ki o dönem ilk olarak İngilizce desteği sunuyordu. iMessage ise o dönem çok popüler olan BBM’e adeta göz dağı verdi. Sadece Apple kullanıcıların iPhone, iPad, iPod ve Mac arasında internet üzerinden mesajlaşmasına olanak tanıyan iMessage yine iOS 5.0 ile görülen bir yenilikti. Bir diğer önemli yenilik bildirim merkezinde kendini gösterdi. Giderek daha çok kullanılan bildirim merkezine Twitter ve Facebook kısayolları eklendi. Böylece sosyal ağlarda durum güncellemesi yapmak çok daha pratik bir hal aldı.
iOS 6’nın en dikkat çeken tarafı Maps oldu. Apple daha önce harita bilgilerini Google’dan alıyordu ancak Maps ile artık kendi harita uygulamasını sunmaya başladı. Siri, iMessage ve FaceTime uygulamaları yenilendi. FaceTime ile görüntülü görüşme artık hücresel veri üzerinden de yapılabilir hale geldi. iOS 6 sürümü diğer sürümlerle karşılaştırıldığında en az güncelleme sunan iOS sürümü oldu. Çünkü Apple Maps servisi o dönemde çok başarılı değildi.
iOS’deki yenilikler ağırlıklı olarak arayüzde gerçekleşti. Microsoft’un ortaya attığı flat yani düz tasarım anlayışı iOS 7 ile birlikte Apple kullanıcılarının alışkanlıklarını değiştirdi. Apple’da bu kervana katıldı ve 2013 yılında iOS 7.0 ile birlikte ilk kez flat tasarıma adım attı. Daha sonra bu tasarıma ait hatları Mac OS’ta da görmeye başladık. iOS 7 ile birlikte Siri’nin yapay zekası daha da ilerledi ve Bing arama motorundan da faydalanmaya başladı. iOS 7.0 ile birlikte üst taraftan açılan bildirim merkezi haricinde alt taraftan açılan “Denetim Merkezi” bölümünü görmeye başladık. Burada ihtiyaç duyulabilecek temel uygulamalara yer verildi. Bir diğer önemli yenilik ise AirDrop tarafında oldu. NFC desteği olmadan Bluetooth ve Wireless üzerinden iOS cihazlar kendi aralarında veri transferi yapabilir hale geldi.
iOS 8.0’ın yenilikleri iOS 7’nin arka plan çalışmaları gibiydi. Görünürde yapılan pek bir değişiklik yokken yazılımsal boyutta önemli iyileştirmeler gördük. Örneğin Mac OS X Yosemite ile neredeyse tam senkronizasyon sağlandı. Üçüncü partı klavyelere izin verildi. Touch ID olarak adlandırılan parmak izi okuma sensörünü kullanabilmeleri için App Store’da yer alan üçüncü parti uygulamalara API verildi. Giyilebilir teknolojilerle önemi artan sağlık uygulamaları içinde Apple kendi Sağlık uygulamasını geliştirdi.
Yeni iOS sürümü iOS 9 hakkında heyecan artıyor. iOS 9’un yeni özellikleri ne olacak diye merak ederken önceki iOS sürümlerinin yeniliklerini hatırlıyoruz.