Çin'den Apple'a ikinci darbe!
Geçtiğimiz günlerde devlet memurlarının iPhone kullanmasını yasakladıktan kısa bir süre sonra bu kararından geri dönen Çin, şimdilerde yine tartışılacak bir karara imza attı.
Teknoloji dünyasında sürpriz bir gelişme yaşandı. Küresel teknoloji topluluğu, Apple'ın Çin'in ilk resmi kayıtlı mobil uygulama mağazaları listesinde yer almamasıyla şaşkına döndü. Çin'in Siber Uzay İdaresi (CAC) tarafından açıklanan 26 mağaza listesi, yerel devler Alipay ve Lenovo gibi firmaları içerirken, Apple'ın bu listede olmaması endişe yarattı. Bu durum, uluslararası teknoloji şirketlerinin Çin'deki iş ortamı hakkında soru işaretleri oluşturuyor.
Yeni CAC yönetmeliği, uygulama mağazalarının "kayıt" için iş detaylarını sunmasını ve platformlarındaki uygulamaları aktif olarak denetlemesini zorunlu kılıyor. Dijital alan üzerindeki kontrolün sıkılaştırılması amacı taşısa da, bu durum küresel teknoloji şirketlerinin göz ardı edilme eğilimini ve yerel alternatiflerin teşvik edilmesini ortaya koyuyor.
Bu gelişme, Çin'deki uygulama sayısının azaldığı bir dönemde gerçekleşiyor. Son istatistiklere göre, 2020'deki 3,5 milyon uygulama sayısı 2022'de 2,6 milyona düştü. Sektör uzmanları bu düşüşü, uluslararası oyuncuları sıkıştıran ve yerel yeniliği boğan genişleyen Pekin düzenlemeleriyle ilişkilendiriyor.
Çin'den Apple'a ikinci darbe!
Çin'deki bağımsız geliştiriciler, genellikle Apple gibi global oyunculardan ilham alıyor. Ancak yeni kurallar, yerel geliştiricilerin hızla uygulama başlatmasını zorlaştırıyor. Bu, teknolojik yeniliklerin hızlı tempolu doğasına aykırı.
Çin'in Endüstri ve Bilgi Teknolojisi Bakanlığı, Eylül'den Mart'a kadar olan dönemde uyulmazsa belirsiz "cezalar" uygulanacağı konusunda uyarıda bulundu. Hangi cezaların uygulanabileceği belirsiz olsa da, kurallara uymayan şirketler için ortam giderek soğuyor.
Apple'ın bu durum hakkında henüz bir açıklama yapmamış olması, onun Çin'in resmi listesinde yer almamasının sadece bir gözden kaçma olmadığını gösteriyor. Bu, global teknoloji şirketlerinin Çin'in giderek daha kısıtlı ve karmaşık dijital ortamında karşılaştığı zorlukların bir göstergesi olabilir. İş dünyası ve tüketiciler için bu durum, Çin'in büyüyen dijital ekonomisinde Pekin'in kurallarına uymanın sadece teşvik edilmediğini, zorunlu olduğunu doğruluyor.