Akıllı telefonların dünyaya olan katkıları
Bilimsel araştırmalarda çok büyük çaplı verilerin işlenmesi için ihtiyaç duyulan işlem gücü milyonlarca Android’li akıllı telefon üzerinden sağlanabiliyor.
Bilimsel araştırmalarda çok büyük çaplı verilerin işlenmesi için ihtiyaç duyulan işlem gücü milyonlarca Android’li akıllı telefon üzerinden sağlanabiliyor.
NASA’nın geliştirdiği bir akıllı telefon uygulaması ile kullanıcılar meteor yağmurları hakkındaki bilgileri zaman, konum ve parlaklık değerleriyle birlikte veritabanına dahil edebiliyor.
İngiltere’deki Surrey Space Center araştırma merkezinin Şubat ayında tanıttığı STRaND-1 uydusunda Google Nexus One akıllı telefon yer alıyor.
EpiCollect adlı uygulamayla Güney Afrika’da bir ay içerisinde yalnızca 23 adet Android’li akıllı telefon kullanılarak 86.000 hayvan hakkında bilgi toplandı.
SatCam adlı iOS uygulamasıyla uyduların hava tahminleri için sunduğu bilgilere yardımcı olacak fotoğraflar kullanıcılar tarafından sağlanıyor.
MIT’de geliştirilen bir akıllı telefon eklentisi kullanıcıların gözlerindeki problemleri belirleyip sorunla ilgili çözüm yöntemleri sunabiliyor.
İtalya National Institute of Geophysics and Volcanology’de görev alan bilim insanları iPhone 4 ve iPhone 5’teki MEMS akselerometre yongasıyla deprem ölçekli kuvvetleri ölçebiliyor.
UCLA’da çalışmalarını sürdüren bilim insanları akıllı telefon içeren taşınabilir mikroskopla tek bir virüsü görüntülemeyi başardı.
California Üniversitesi’ndeki bilim insanlarının geliştirdiği küçük bir akıllı telefon eklentisi sensörleri aracılığıyla hava kalitesi ile ilgili verileri toplayabiliyor.
Cambridge Üniversitesi’nde psikolog ve bilgisayar mühendislerinin işbirliğiyle hazırlanan EmotionSense uygulaması kullanıcılardan elde ettiği bilgileri işleyerek insanların stresten uzak kalmalarına yardım oluyor.