Yaşarken izlenmemesi gereken 10 film!
1) Rüzgarların Arasında (Risttuules): 2. Dünya Savaşı’nın toplama kampı trajedisine olağandışı tarafından bakan bir şaheser… Gerçek bir olaya odaklanan bu siyah-beyaz yapıt, Estonya sinemasının Tarkovsky’si ya da Resnais’sini tanımamızı sağlıyor.
1) Rüzgarların Arasında (Risttuules): 2. Dünya Savaşı’nın toplama kampı trajedisine olağandışı tarafından bakan bir şaheser… Gerçek bir olaya odaklanan bu siyah-beyaz yapıt, Estonya sinemasının Tarkovsky’si ya da Resnais’sini tanımamızı sağlıyor.
2-Birdman: Iñárritu’nun dokuz dalda Oscar adayı olan beşinci filmi, Keaton’dan Watts’a uzanan parlak bir kadroya sahip. Demode bir aktörün dirilme çabasını perdeye aktaran eser, Emmanuel Lubezki’nin tek çekimden oluşan sinematografisiyle konuşuluyor.
3-Narın Rengi (Sayat Nova) (1968): Usta Ermeni yönetmen Sergei Parajanov’un başyapıtının dijital olarak yenilenmiş halini seyretme fırsatı kaçmaz! Tarihi halk ozanı biyografisi, üstadın imgesel anlatıyı kültürel olarak tanımlama becerisiyle anılmıştır.
4-Tek Aşkım (The One I Love): Sezonun en çok konuşulan indie’si, bilimkurgu romantik-komedisi alanında eşine zor rastlanacak bir çalışma. Mark Duplass ile Elisabeth Moss, kendi kopyalarını gören evli bir çiftin yaşadıklarını perdeye taşıyor.
5-Kabile (Plemya): İşitme engelli insanların arasında farklı bir sinema dili, yaşam formu arayışına çıkan yapıt, üç ödül aldığı Cannes’dan bu yana festivallerde hite dönüştü. Ukraynalı Slaboshpitsky’nin filmi, Keş!f yarışmasındaki rekabette de şanslı.
6-Yasaklı Oda (The Forbidden Room): Sinema tarihinin çeşitli periyodlarından ‘retro’ temsiller çıkartmayı seven, Kanada’nın en önemli yönetmenlerinden Guy Maddin yine hayal kırıklığı yaratmayacak! Film, Sundance ve Berlin’in hemen ardından !f’te!
7-Tokyo Çetesi (Tokyo Tribe) (2014): “Querelle”, “Batı Yakasının Hikayesi” ve “Savaşçılar”dan beslenen çılgın bir yakuza hip-hop müzikali… Manga kültürü ve özenli kamera kaydırmalarından destek alan camp dünyasıyla kült olmayı çoktan garantiledi!
8-Norveç (Norviyia) (2014): Yaşamak için dans etmek durumunda kalan bir vampirin 80’lere adanmış biçimci ve pespaye dünyası... Yunan Yiannis Veslemes’in çalışması seçkinin en tuhaf seyirliği olmaya aday.
9-Prenses Kaguya Masalı (Kaguyahime No Monogatari): Anime hayranlarının Ateşböceklerinin Mezarı (1987) ile tanıdığı Isao Takahata’nın son animasyonu… Bir Japon halk masalından yola çıkan yapıt, ustalıklı çizimleriyle Akademi’yi bile etkiledi.
10-Hayatın Kendisi (Life Itself): Roger Ebert’a ve sinema yazarlığına adanmış belgeseli izlemeyelim de neyi izleyelim? Elbette “Hayatın Kendisi” programın kaçırılmaması gereken ürünlerinden…
Alışkanlık yaratan film festivallerimizden !f İstanbul, 12-22 Şubat 2015 tarihleri arasında 14. kez düzenlenecek. Programdaki o filmlerden bazıları...
‘sürpriz’ adaylar: “Dyke Hard”, “Kumiko, Hazine Avcısı”(Kumiko, The Treasure Hunter),“Turuncu Ceketli Adam” (M.O.Zh.),“Şeytanın Gözleri” (Starry Eyes)ve “Seremoni” (La Cérémonie) de tatlı niyetine eklenebilir.