Türkiye'nin ilk 10 mimarisi
2) 10 farklı kent kuruldu: Troya - Çanakkele Homeros’un 2.700 yıl önce yazdığı İlyada Destanı, uğruna 10 yıl savaşılan Troya kenti ve çevresini anlatır. 1863’ten itibaren yapılan kazılarda günümüzden 5 bin yıl önce başlayan yerleşim tarihinde 10 farklı kentin varlığı tespit edildi. Kazı tarihçesi açısından modern arkeolojinin doğduğu yer olarak kabul edilen kent, mitolojisi ve arkeolojisiyle Çanakkale Boğazı’nda neden bin yıllardır savaşların olduğu sorusunun cevabını veriyor. UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’nde.
2) 10 farklı kent kuruldu: Troya - Çanakkele Homeros’un 2.700 yıl önce yazdığı İlyada Destanı, uğruna 10 yıl savaşılan Troya kenti ve çevresini anlatır. 1863’ten itibaren yapılan kazılarda günümüzden 5 bin yıl önce başlayan yerleşim tarihinde 10 farklı kentin varlığı tespit edildi. Kazı tarihçesi açısından modern arkeolojinin doğduğu yer olarak kabul edilen kent, mitolojisi ve arkeolojisiyle Çanakkale Boğazı’nda neden bin yıllardır savaşların olduğu sorusunun cevabını veriyor. UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesi’nde.
3) Anatanrıça kültü: Çatalhöyük - Konya UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne 2013’te girdi. 1960’ın başlarındaki kazılarla o dönemde büyük ilgi uyandırdı. Burası insanoğlunun toplayıcılıktan, ortak yerleşik hayata geçişin olduğu en büyük yerleşim yeri. Duvar resimleri ve ünlü anatanrıça heykelçikleri, bu döneme özgü, kültürel ve sanatsal geleneklerin en güçlü olduğu yer. Anadolu tarih öncesi döneminde din, öteki dünya ve anatanrıça kültü gibi fenomenleri öğrenmek için en önemli çıkış noktasıdır.
4) Batılı gezginlerin favorisi: Hattuşa - Çorum Çorum Boğazkale’deki Hattuşa, M.Ö. 1.650 - 1.200 yılları arasında Anadolu’nun büyük bir bölümünde ve zaman zaman da Kuzey Suriye’ye kadar uzanan geniş bölgede hüküm süren Hitit İmparatorluğu’nun başkentiydi. Kenti ziyaret ettiğinizde göreceğiniz şehir suru, kapılar, tapınak ve saray kalıntıları şehrin en parlak dönemini yansıtan arkeolojik yapılar. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde. Batılı gezginler tarafından merak ediliyor. Eserler Boğazkale ve Çorum müzelerinde yer alıyor.
5) Roma ihtişamı: Sagalassos - Burdur Ağlasun ilçesinin arkasında yükselen Akdağ’ın yamacına giderseniz sizi bu antik kent karşılar. Son yıllarda yapılan arkeolojik kazılarla ayrı bir kimlik kazandı. Gezerken sadece eski yapılar görmessiniz. “Bir arkeolojik kazı nasıl yapılır?”, “Eski yapıların restorasyonu nasıl yapılır?” çok iyi gözlemliyebilirsiniz. Bu yüzden Sagalassos ayrıcalıklıdır. Yerleşimin tarihi çok daha eskilere gitse de şu anda toprak üstünde gözükenler Roma İmparatorluğu Dönemi’nin ihtişamını yansıtıyor.
6) Sular altında kalacak: Hasankeyf - Batman Komşu ülkelerde arkeolojik alanların ve eserlerin nasıl tahrip edildiğini düşününce baraj sularına gömülmeden görülmesi gereken yerler yani Hasankeyf geliyor akla. Ortaçağ’ın bu önemli kenti çevresiyle bir bütün. Kayaların içine oyulu konut örüntüsünün arasından geçerek ulaşılan zirvede Hasankeyf ile Dicle’nin nasıl bütünleştiği daha iyi anlaşılıyor. Buraya ilk M.Ö. 10’uncu bin yılda Neolitik Dönem’de yerleşilmiş, Artuklu dönemindeyse bölgenin en gözde yerlerinden biri haline gelmiştir.
7) Hellenistik şehircilik :Pergamon - İzmir/Bergama Bakırçay Ovası’na hakim bir tepe üzerinde kurulu Pergamon, Hellenistik Dönem Krallıkları’ndan Attalid Hanedanlığı’nın başkenti. Hellenistik dünyanın en önemli kültür ve eğitim merkezlerinin başında gelen şehir, Hellenistik Dönem Heykeltıraşlığı ve mimarisinin en özgün yapılarını barındırır. M.Ö. 133’te vasiyet yoluyla Roma’ya bağlanan kent, Roma’nın Asia Eyaleti’nin başkentliğini üstlendi. Bizans ve Osmanlı’ya kadar varlığını barındıran Pergamon, 2014’te UNESCO Dünya Miras Listesi’ne girdi.
8) Doğu batı buluşması: Zeugma Antik Kenti ve Müzesi (Gaziantep) Fırat kıyısında yer alan Antik Zeugma Kenti, medeniyetlerin buluştuğu bir noktada. Hellenistik dönemde, Doğu ve Batı kültürlerinin kaynaşması için kurulmuş önemi bir kent. 90’ların sonlarında Birecik Barajı’nın yapımıyla gündeme geldi. Hellenistik ve Greko-Romen kültüre ait Roma Konutları’nda çıkarılan benzersiz mozaikler, fresk ve buluntularıyla tanınıyor. Eserler Zeugma Mozaik Müzesi’nde sergileniyor. Zeugma da UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde.
9) Yedi harikadan biri :Efes - İzmir Küçük Menderes Deltası üzerine kurul Efes, ilk çağın en ünlü antik kenti. Türkiye’de de geçen yıl en çok ziyaret edilen kültür varlığı oldu. Dünyanın yedi harikasından biri Artemis Tapınağı şehrin gurur kaynağı. Roma döneminde hem kütüphane hem mezar anıtı görevini üstlenmiş olan Celsus Kütüphanesi şehrin göbeğinde yer alıyor. İsa’nın annesinin yaşadığı Meryem Ana Evi turistlerin ilgi odağı. Antik Kent’in UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmesi için 1994’te başvuruda bulunuldu.
10) Zamanın gemisi: Anavarza - Adana Tarihin topografya ile böylesine uyumlu ve görkemli bir fotoğrafını bulmak kolay değil. Çukurova’da, adeta bir masal kalesinin dibinde, baş döndürücü bir zaman yolculuğu vadediyor. Keza hemen yanıbaşında, Hemite’de doğan Yaşar Kemal ondan; “Zaman gemisinde usulca ilerleyen bir gemi” diye bahsediyor İnce Memed’inde. Kale yapısı dışında fazla bir kalıntı yok gibi ama yanılmayın! Asıl Roma kenti aşağıda, bu yüzden her evin bahçesinde sütun başlıkları, lahitler, mozaikler var. Bahar aylarında giderseniz Çukurova nebatının Dioskorides ile hemşehrisi Yaşar Kemal’e nasıl ilham verdiğine tanık olacaksınız.
Türkiye arkeoloji konusunda oldukça zengin. Sahip olduğu coğrafi konumu nedeniyle pek çok medeniyete ev saipliği yaptı. Baharın gelmesiyle birlikte arkeolojik çalışmalarda başlıyor. Sizin için Türkiye’de tüm zamanları kapsayan en iyi 10 arkeolojik yeri seçtik. Gidin, bu mirası siz de görün... * Doç. Dr. Necmi Karul - İstanbul Ü. - Tarih öncesi ABD/ * Prof. Dr. Kutalmış Görkay - Ankara Ü. - Klasik Arkeoloji ABD / * Doç. Dr. Meltem Alpaslan Doğan - İstanbul Ü. - Hititoloji ABD / * Prof. Dr. Rüstem Aslan - Çanakkale Onsekiz Mart Ü. Arkeoloji / * Serhan Güngör - Profesyonel rehber/ * Prof. Dr. M. Sacit Pekak - Hacettepe Ü. Sanat Tarihi / * Prof. Dr. Ersin Doğer - Ege Ü. Klasik Arkeoloji ABD * Doç. Dr. Haluk Sağlamtimur - Ege Ü. Protohistorya ABD / * Ahmet Yeşiltepe - Belgesel Yapımcısı / * Bünyad Dinç - Fest Travel kültür turları grup lideri - Tarih yazarı
1) Dünyanın en eski tapınağı: Göbeklitepe - Şanlıurfa 12 bin yıl önce Fırat ve Dicle nehirlerinin olduğu bölge, insanlık tarihinin en önemli değişimlerinden birine şahitlik etti. Bu dönemde insanoğlu avcı ve toplayıcı yaşam ekonomisiden yerleşik hayata geçme aşamasındaydı. İşte böylesine eski ve farklı bir dönemde, o dönem insanlarının yarattıkları eserler arkeoloji dünyasında büyük yankı uyandırdı. Dünyanın en eski tapınağı olarak kabul edilen Göbeklitepe’deki bu yapılar, heykeller ve kabartmaların teknik ve estetik özellikleri bakımından eşsiz. Kutsallığın, inanç ve estettiğin nasıl başlayıp, devam ettiğini anlamak isteyenlerin mutlaka göremesi gereken bir yer. UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Liste’sinde olan Göbeklitepe ve o dönemlerle ilgili diğer eserleri yakında açılması planlanan Şanlıurfa Müzesi’nde görebileceğiz. (Rüstem Aslan)