Sesli içeriğin yükselen formatı: Podcast
Mesaj ile rastlantı yoluyla akışlardan almak yerine, artık içeriğin kendisini seçebiliyor, üstelik o içeriği bir akışa bağlı kalmadan, istediğimiz an alabiliyoruz.
Radyo akışları, müzikler, sesli kitaplar ve daha farklı birçok sesli içerik formatı kullanılıyor. Ama öyle birşey düşünün ki, onlarca bölümlük düzenli sesli dizilerden, hikayelere, eğitici içerik ve tartışmalara kadar uzanabilsin, üstelik istediğiniz yerde, istediğiniz zaman… Podcast, içerikte ve zamanda esneklik sunan yeni bir sesli içerik türü olarak öne çıkıyor.
Yeni medya ve interaktif iletişimin gelişimi şüphesiz ki enformasyona ulaşmak konusunda bize yeni ufuklar açtı. Mesaj ile rastlantı yoluyla akışlardan almak yerine, artık içeriğin kendisini seçebiliyor, üstelik o içeriği bir akışa bağlı kalmadan, istediğimiz an alabiliyoruz. Bu da içerik formatlarının ana akımdan sıyrılıp, kendi yollarına ayrılması ve kendi çizgileri içerisinde hareket etmesi anlamına geliyor. Her mesajın uygun olduğu mecralar ve bu mecraların kendilerine uygun yönetim biçimleri var. Podcast ise üretimi kolay, içeriği enformasyon bakımından dolu olması ve kolay tüketimi ile bir adım önde.
Yurtdışında milyonlarca dinlenen podcast, ülkemizde hala çok küçük adımlarla ilerlemekte. Birkaç profesyonel podcast ajansı haricinde, amatör olanlarıyla ve büyük radyoların program tekrarlarıyla karşılaşıyoruz. Podcast üretmek için podcast yapan organizasyon sayısı az. Bunun yanında podcast konseptine duyulmayan ihtiyaç amatör yayıncıların motivasyonunu yok eden bir unsur.
Podcast yayınlarını günümüz için bu kadar önemli ve bu kadar tutulur kılan özellikleri ise, bilgiyi iki yönlü bir şekilde kolayca alıp vermek. Bu bilginin aktarımı ve endüstriyel anlamda üretiminin kolay olması, taşınabilirliğinin diğer bütün formatlara göre basitliği ile birleşince her ortamda tüketilebilir bir içerik ortaya çıkıyor. Günlük hayatımızın büyük bir kısmını geçirdiğimiz trafikte saatlerimizi kaybetmek yerine podcast dinleyerek bir şeyler öğrenebiliriz.
Konu öğrenmek olunca da en tutulan enformasyon kaynağı olarak öne çıkabileceğini söyleyebiliriz. Hatta podcast ile yabancı dil öğrenen insanlar ve onlarca bölümlük İngilizce ders yayınları yapan büyük kuruluşlar var. Örneğin BBC ve British Council… Tarih, felsefe, hikayeler, sesli diziler ve birçok kategoride podcast, yeni medya kullanıcısına kolay tüketilebilir içerikler vadediyor ve bunu “öğretici eğlence” imajıyla gerçekleştiriyor.
Podcast, kökünü radyo yayıncılığından almış olsa da, dünya genelinde radyo yayınlarını geride bıraktığı söylenebilir. Radyo yayınlarının akış prototipinin yanında büyük bir içerik portföyüne sahip olan podcast, radyo akışlarının ikamesi olmaktan çıkmış, radyo paralelinde giden bir başka içerik türü olarak yoluna devam etmekte olan bir görüntü çizmektedir.
Bununla birlikte, interaktif içeriğin ilk ayağı denilebilecek sesli içeriklerin, hareketli görüntü içerikler karşısında geri düşüşü karşısında kullanım ve üretim kolaylığı ile içeriğin zenginliği ile harmanladığı bir yenilik ile ortaya çıkması formatlar arasındaki rekabetin daha da kızışacağının göstergesi olduğu söylenebilir.