Saklı evrene ilk bakış
Saptanmaz olanı saptamakAraştırma görevlisi John Mark Kreikebaum, Stanford Üniversitesi’ndeki bir temiz odada, gün gelip karanlık madde perçecıklarının enerji sinyallerini kaydedebilecek silikon diskleri inceliyor. Her yerde bulunduğuna inanılan bu parçacıklar şu ana kadar gözlemlenebilmiş değil. Diskler onları kozmik ışın parazitlerinden korumak amacıyla bir maden ocağının derinliklerine yerleşebilecek. Stanford’dan Matt Cherry, “Aşırı duyarlı bir dedektör yaptığımızda çok fazla şey görüyor” diyor.
Saptanmaz olanı saptamak Araştırma görevlisi John Mark Kreikebaum, Stanford Üniversitesi’ndeki bir temiz odada, gün gelip karanlık madde perçecıklarının enerji sinyallerini kaydedebilecek silikon diskleri inceliyor. Her yerde bulunduğuna inanılan bu parçacıklar şu ana kadar gözlemlenebilmiş değil. Diskler onları kozmik ışın parazitlerinden korumak amacıyla bir maden ocağının derinliklerine yerleşebilecek. Stanford’dan Matt Cherry, “Aşırı duyarlı bir dedektör yaptığımızda çok fazla şey görüyor” diyor.
Uzayın görünmez yapı iskelesi Karanlık maddeyi göremiyoruz, ama çekim gücü Samanyolu galaksisi içindeki bakış açımızdan görebildiklerimizi biçimlendiriyor. Kozmik semtimizde dışarıdan bakan bu süper bilgisayar simülasyonu, galaksileri halihazırdaki konumlarına yönlendirilen karanlık madde ağının verilerine dayanılarak oluşturulmuş gerçekçi bir yapılandırması. Koyu renkli dev sarmalların geçtiği yerlerde parlak galaksiler toplanıyor. Sadece Başak Kümesi’nde bile binlerce galaksi var.
Karanlık güçlerce şekillenen bir geçmiş
Samanyolu'ndan mesaj var Dünya çevresinde dolanan bir NASA teleskopu, galaksimizin merkezinden sıra dışı yoğunlukta gama ışınları geldiğini saptadı. Samanyolu fotoğraflarının üzerinde parlak renklerle gösterilen bu ışınları oluşturan neydi? MIT’te görevli görevli fizikçi Tracy Slatyer ve meslektaşlarının kuşkulandığı bir şey var: Galaksinin merkezi civarında birbirine çarpan ve birbirinin etkisini yok eden karanlık madde parçacıkları.
Karanlık maddeden mercek Burada etrafına çizgi çizilmiş olarak görülen mavi şekiller, ortadaki parlak kümenin çok daha uzaklarında bulunan galaksilerin bozulmuş görüntüleri. Kümedeki karanlık madde(gösterilemiyor), uzaklardaki galaksilerin Dünya’ya doğru yaklaşan ışığını büküyor.
Yeryüzünde karanlık maddeyi yakalayacak mı? Günümüze kadar yapılmış en duyarlı karanlık madde dedektörü olan Deap-3600, geçtiğimiz yıl Ontario’daki bir nikel maden ocağının yaklaşık 2 kilometre derinlerine yerleştirildi. Küre biçiminde dizilmiş ışık sensörleri içe doğru, sıvı argon dolu merkeze dönük. Argon atomlarına çarpan karanlık madde parçacıklarının küçük parıltılar oluşturacağı ümit ediliyor.
Kozmik itki araştırması Karanlık madde bir araya toplayıcı, karanlık enerji ise uzaklaştırıcı. Karanlık Madde Araştırması'nın Şili'deki bir teleskopa yerleştirilen 570 negapiksellik kamerası 5 yıl içinde 300 milyon galaksiyi görüntülemek üzere tasarlandı.
Devamını National Geographic Türkiye'nin Ocak 2015 sayısında veya iPhone ve iPad Ocak 2015 edisyonlarında okuyabilirsiniz.
Görebildiğimiz şeyler var olanın ancak küçük bir parçası. Ve bilim insanları şimdilerde bizi çevreleyen gölge evrenden ilk görüntüyü yakalamanın peşinde.