Nefes kesen ilginç mekanlar
Estonya’nın başkenti Tallinn’de eski şehir merkezinde dev bir konser salonu 1980’de Moskova Yaz Olimpiyatları etkinlikleri için açılmıştı. Burada son konser 2009’da verildi. O günden bu yana 4800 kişilik salon boş duruyor. İki dakikalık uzun pozlama, uzay gemisine benzeyen karanlık binanın mimari yapısını ayrıntılarıyla göstermeyi mümkün kıldı.
Estonya’nın başkenti Tallinn’de eski şehir merkezinde dev bir konser salonu 1980’de Moskova Yaz Olimpiyatları etkinlikleri için açılmıştı. Burada son konser 2009’da verildi. O günden bu yana 4800 kişilik salon boş duruyor. İki dakikalık uzun pozlama, uzay gemisine benzeyen karanlık binanın mimari yapısını ayrıntılarıyla göstermeyi mümkün kıldı.
1970’lerde Rus Elektrik Mühendislik Enstitüsü tarafından inşa edilen bu deneysel araştırma merkezi sıra dışı estetik yapısı nedeniyle fotoğraflamak istediğim yerlerin başında geliyordu. Moskova dışlarında bir ormanın ortasında terkedilmiş bu yapı hala güvenlik güçleri ve köpeklerle korunuyor. Görevliler birkaç dakikalığına içeri girmeme izin verdi. En güzel açıyı yakalamaya çalıştım. Tam o sırada beliren bir kuş fotoğrafa şiirsel bir hava kattı.
Kızıl Üçgen St Petersburg’un en eski fabrikalarından. 1860’larda inşa edildiğinde Rusya’nın en büyük fabrikası ve dünyanın önde gelen kauçuk imalatçısı oldu. Bugün neredeyse tümüyle terk edilmiş, sadece birkaç binası kullanılıyor. Fotoğraftaki model de benim gibi labirentleri deneyerek çıkış yolunu bulmaya çalışıyor.
Macaristan’ın başkenti Budapeşte yakınlarında geçen yüzyıl ortalarında inşa edilmiş olan termik santral 20 yıldır kullanım dışı. 100 metrelik tozlu koridoru bant üzerinde sürünüp tırmanarak geçmem gerekti. Modelimi gün ışığı giren noktaya yerleştirip tozları da bu ışıkla belirgin kılarak termik santralin durumuna gönderme yapan bir hayalet etkisi yaratmaya çalıştım.
Termik santralı gezerken yıllardır buraya ayak basmış tek insan benmişim hissine kapıldım. Terk edilmiş makineler bilim-kurguya özgü bir ortam yaratıyordu. Makinelerin devasa boyutu büyülüyordu insanı.
Budapeşte’deki demiryolu müzesinde çok sayıda eski tren ve lokomotif sergileniyor. Bazıları ise restore edilip sergilenmek için şehrin kenar semtlerindeki depolarda bekletiliyor. Bu demir canavarların içinde kendimi birkaç saatliğine gerçek dünyadan uzaklaşan bir çocuk gibi hissettim.
Balkan Dağları’nın Buzluca doruğunda, Bulgaristan Komünist Partisi’nin toplantıları için kullandığı Buzluca Anıtı bulunuyor. İnşaatı yedi yıl süren anıt bina 1981’de açılmış, bir süre sonra çürümeye terk edilmişti. Sovyet tarzı beton mimari uzay gemisini andırıyordu.
Bulgaristan’ın başkenti Sofya civarlarında dolaşırken muhtemelen eskiden çimento fabrikası olan bir yapıya denk geldim. Binayı gezip fotoğraf makinemle en ilginç açıdan yansıtmaya çalıştım.
Kazakistan’daki Buran uzay programı 1970’lerde başlamış, Sovyetler Birliği’nin çöküşünün ardından sona ermişti. Oraya varmak için 180 km çöl yolculuğu, ayrıca yasak bölgede 45 km yürümek gerekti. Terk edilmiş hangarda hala kullanımda olan bir roket türünün iskeleti bulunuyordu.
Kuzey Kaliforniya kıyılarında bulunan 9 dönümlük bu alan 19. yüzyıldan beri terk edilmiş halde.
Deniz filleri ve çeşitli su kuşları burayı üreme alanı olarak kullanıyorlar.
Ohio Nehri üzerinde Exploring isimli gemi tam 110 yaşında.
Geminin buraya nasıl geldiği belli değil...
Bölge gemiyi duyup görmek için gelenlerin uğrak yeri olmuş durumda..
Meraklılar keyifli bir kano yolcuğunun ardından gemiye ulaşmayı başarıyor.
Nefes kesen fotoğraflarla terk edilmiş, doğanın işgal ettiği mekanlar... Titanik'in enkazı
1912'de batışının ardından 73 yıl sonra keşfedilen batık
Chemin de fer de Petite Ceinture, Fransa
Chemin de fer de Petite Ceinture, Fransa
Kütüphane, Russia
1961 yılında Disneyland'den esinlenerek yapılan park, 2006 yılında kimse gelmediği için kapatıldı
Terk edilmiş saray, Polonya
Kilise; St. Etienne, Fransa
Oyuncak Fabrikası, İspanya
Bermuda Şeytan Üçgeni'nde bir enkaz
Victorian Tarzı Ağaç Ev - Florida, USA
Kanada'da bir ev
Terk edilmiş bir Avrupa kalesi içindeki mavi sarmal merdivenler
Sovyet deniz kuvvetleri test istasyonu, Makhachkala, Russia
Donmuş bir gölde yükselen kilise kulesi, Reschen, Italy
Farklı ülkelerde terk edilmiş devasa yapıları keşfe çıkan David de Rueda, fotoğrafın sınırlarını zorlayan ve zihinlere kazınan etkileyici fotoğraflar çekiyor.İlk durağım İtalya’nın Apennine Dağları’ndaki eski bir NATO üssüydü. Soğuk Savaş döneminde inşa edilen üs Berlin Duvarı’nın yıkılmasıyla kullanılmaz hale geldi. Gece ulaştığımız bölgeye yarım metre kar içinde yürüyerek vardık üsse. Ay ışığı altında buzlarla kaplı uydu çanakları parıldıyor, yıldızlarla kaplı gökyüzü ve dağlarla çevrili alan başka bir dünya ve bilim kurgu hissi yaratıyordu.
1973’te Amerikan donanmasına ait Douglas DC-3 tipi bir uçak İzlanda’nın güney sahiline zorunlu iniş yapmıştı. Mürettebat kurtulmuş, ama uçağın enkazı 40 yıldır çakıldığı yerde kalmıştı. Sabah 4’te vardığımda Kuzey ışıkları gökyüzünde dans ediyor, büyülü bir atmosfer yaratıyordu. 90 saniyelik uzun pozlama ve uçağın içinde ışık etkisi kullanarak bu fotoğrafı çektim.