National Geographic katil hayvanları sıraladı

Dünyanın en ölümcül hayvanlarından biri de tuzlu su timsahı. Bu hayvanlar önlerine ne gelirse yiyebiliyor; maymunlar, yaban domuzları, zebralar hatta köpekbalıkları. Timsahlar genellikle avları suya eğilip su içerken onları yakalıyor sonra güçlü çeneleriyle onları içeriye doğru çekiyorlar.

Ona ormanlar kralı denmesinin bir sebebi var elbet. Afrika aslanı Afrika’nın doğusunda ve güneyinde ve Sahra çölünün güneyinde yaşıyor. Bir aslanın kükremesi 8 kilometre uzaktan duyulabiliyor ve genellikle vahşi doğada hayatta kalma süreleri 13 yıl. Aslanlar, avlarını yakalamak için saatte 80 kilometre hızla koşabiliyorlar.

Kedigiller ailesinden olan kaplanlar genellikle yalnız yaşarlar ve kendi bölgelerinde saldırgan arayışlara girerler. Birçokları insanları yalnız bırakmayı tercih ederler; sadece hastalık ya da yaşam alanlarının tahribatı onların insanların peşinden gitmesine yol açar.

Afrika’dan gelen bak arıları Avrupalı bal arıları ile Afrikalı arıların alt ırkının karışımıdır. Genellikle Amerika’nın güneybatısında bulunurlar. Bu tür arıların lakabı ‘katil arılar’dır çünkü Avrupa’daki bal arılarından daha saldırgan ve savunmacıdırlar.

Tarantulaların dünyanın en ölümcül hayvanlarından biri olduğu kesindir. Erkek tarantulaların zehri dişilerinkinden çok daha öldürücüdür ve insanları ve memelileri diğer hayvanlardan daha çok etkiler.

Bu türün en kötü şöhretlisi ‘karadul’dur. İsminden de anlaşılacağı üzere bu örümcek türü karanlıkta kalmayı sever, kiler ve çiftlikler en çok görüldüğü yerlerdir. Köşeye sıkıştırılmadığı sürece saldırgan değildir; ancak ısırığı ile dokuların ölmesine yol açar ve açtığı yara çok büyük oranda şişer. Yaranın kesilmesi fayda sağlayabilir; çok ciddi yaralanmalarda parmaklar ya da eller bile kesilmek zorunda kalabilir.

Dünyada yaklaşık 2.000 akrep çeşidi bulunmaktadır ve akrep dünyaya yayılmış bir hayvandır. Akrebin zehrinin gücü ise çok büyük farklılık gösterir ve sadece 30- 40 çeşit akrebin zehri bir insanı öldürebilecek kadar güçlüdür. Akrep ne kadar küçükse zehri de o kadar etkili olur; çünkü zehir, zayıf ve küçük hayvanların kendilerini koruması içindir.

Boz ayılar genellikle bir dişi ayı ile yavrularının arasına insanlar girdiğinde saldırganlaşırlar ve insanlara zarar verirler. Bir boz ayıyla karşı karşıya geldiğinizde ondan kaçabileceğinizi aklınızdan bile geçirmeyin. Çünkü bir boz ayının hızı saatte 50 kilometreye ulaşabilir.

Kamuflaj görevi gören beyaz tüylerinin altında kutup ayılarının derisi aslında siyahtır bu da güneş ışınlarını daha kolay bir şekilde emer. Bu güçlü yırtıcı hayvanlar yer değiştiren buz kütlelerini gezerek ayı balığı avlarlardı; ancak son yıllarda küresel ısınmadan dolayı habitatlarının kısıtlanması onları insanlar arasında yiyecek arayışına itti.

Kobraların kullanabilecekleri bir sürü ürkütücü özellikleri var- tehdit edici bir kafaları, korkutucu tıslama sesleri, zehirleri, boylarının üçte biri kadar ayağa kalkabilmeleri ve zehir tükürebilmeleri. Kobraların zehirleri çok aşırı zehirli olmasa da çok güçlü ısırdıkları zaman 20 kişiyi öldürecek kapasiteye sahip. Yılanların en tehlikeli cinslerinden biri olan Mısır kobrası, zehri ile yetişkin bir fili üç saat içinde öldürebilir.

Çoğu kişi için filler çok hassas yaratıklar gibi görünse de neredeyse küçük bir araç ağırlığında olan bu hayvanların sinirlendiklerinde sorun çıkarması kaçınılmaz. Afrika fillerine göre daha küçük olan Asya filleri binlerce yıldır evcilleştirilmiş olsa da Afrika filleri hala yabani durumdalar. Dünyanın en büyük memelisi olan fillerin ağırlığı 2 ila 5 buçuk ton arasında değişiyor.

Birçok küçük ve hassas yırtıcı hayvan gibi denizanasının bu türü de avını ısırıp öldürmek üzere tasarlanmış öldürücü güçte zehre sahip. İsmini kare şeklinden alan bu denizanasının yaklaşık 3 metre uzunluğunda ortalama 15 tane uzantısı vardır. Kendi türündeki diğer canlıların aksine deniz akıntısıyla sürüklenmek yerine kendi başına suda hareket kabiliyeti vardır. İnsanları yakaladığı zaman uzantıları ile sarar ve suyun altında şoka girerek boğulmalarına ve ölmelerine neden olur. Belki de bu şirin hayvanları alıp evinize götürmek istiyorsunuzdur; ama aslında günlerinin çoğunu suyun altında geçiren bu yaratıklar, her yıl dünyada en fazla sayıda insan öldüren yırtıcı hayvan ünvanını taşıyorlar. Genellikle alabora olan bir tekneden düşen insanları ezerek öldürüyorlar.

Bu hayvanlar tehlike saçıyor... National Geographic’e göre, her yıl meydana gelen köpekbalığı saldırılarının üçte biri büyük beyaz köpekbalığı tarafından gerçekleştiriliyor. Saldırıların çoğu ölümcül değil, zira büyük beyaz köpekbalıkları insan eti tercih etmiyor, sadece tadını merak ettikleri için saldırıyorlar, bir nevi lezzet testi.

Bu hayvanlar tehlike saçıyor... Kaplan köpekbalıkları da köpekbalıklarının en çok korkulan türlerinden biri. Keskin, testere gibi dişleri bir deniz kaplumbağasının kabuğunu kıracak güçte. Ve büyük beyaz köpekbalıklarının aksine, insanları ısırdıktan sonra kaçmıyorlar. Bu tür köpekbalıkları genellikle çöp dahil her şeyi yedikleri için ‘denizin çöp sepeti’ adıyla anılıyorlar. Vahşi doğada 50 yıl kadar yaşayabiliyorlar.