Meta, sosyal medyanın demokrasi üzerindeki etkisini ölçecek
Dünyanın en büyük sosyal medya platformlarından üçünün sahibi olan ve dördüncüsü için de var gücüyle çalışan Meta, özeleştiri yapmanın peşinde.
Daha şeffaf ve sorumlu bir yönetim anlayışını destekleyen bir adım atma ihtiyacına işaret eden Meta, ABD'nin 2020 seçimlerinde Facebook ve Instagram gibi platformlarının politik görüşler ve davranışlar üzerindeki etkisini incelemeye yönelik yeni bir araştırma girişimi duyurdu. Bu girişim, demokratik süreçte sosyal medyanın rolü ve etkisi hakkındaki tartışmaları takip ediyor.
Sosyal medya, politika gibi konularda birçok insanı kutuplaştırıyor. Tartışmasız bir şekilde, özellikle Facebook gibi sosyal medya platformları demokratik tartışma sahnelerine dönüştü. Vatandaşların görüşlerini özgürce ifade etmeleri için bir platform sağlarlar, bu da vatandaşlar, adaylar, kampanyacılar ve savunma grupları arasında güçlü politik tartışmaları teşvik eder. Ancak, bu tür platformların yükselişi, özellikle yanıltıcı bilgiler, politik kutuplaşma ve seçim dönemlerinde olası kötüye kullanımlarla ilgili artan endişelerle karşılanıyor.
Bu sorunu çözmek ve sosyal medyanın demokrasi üzerindeki olumlu yönlerini teşvik etmeye devam etmek için, Meta bu araştırma ortaklığını başlattı. Girişim, Profesörler Talia Stroud ve Joshua A. Tucker liderliğindeki bağımsız dış akademisyenlerle bir işbirliği. Bu girişimde, uzmanlıkları için seçilen 15 ek araştırmacı da yer alacak.
Meta, sosyal medyanın demokrasi üzerindeki etkisini ölçecek
Projeyi üç ilke yönlendiriyor: bağımsızlık, şeffaflık ve rıza. Araştırma, Meta'dan bağımsız olacak ve dış araştırmacılar şirket tarafından ne ödenecek ne de şirkete karşı sorumlu olacaklar. Şeffaflığı sağlamak için, araştırmacılar, bulgularını açık erişim formatında yayınlamayı, çalışma planlarını, hipotezlerini önceden belgelemeyi ve çalışmaların yayınlanmasında başlangıç taahhütlerini serbest bırakmayı taahhüt ettiler. Araştırmada kullanılmak üzere verilerini veren katılımcılar bilgilendirilmiş rızalarını verecekler.
Meta'nın bu girişimi, sosyal medyanın demokrasi üzerindeki potansiyel etkilerini kabul ettiğini ve gerekli değişiklikleri yapma taahhüdünü gösteriyor. 2016 ABD seçimleri üzerindeki tartışma sonrasında, şirket güvenlik ve güvenlik işgücünü üç katına çıkardı ve seçim müdahalesiyle mücadele etmek için hükümet ve kolluk kuvvetleriyle işbirliği yaptı. Meta, bu araştırma ortaklığından çıkan bulguların, demokrasi ve toplum yararına internetin kurallarını şekillendirmeye katkıda bulunacağını umuyor.