Gelecekte bizi bekleyen icatlar!
Gelecekteki hayatımızı kolaylaştıracak mükemmel buluşlar!
Gelecek artık pek uzak değil. Temassız paradan insansı robotlara, sürücüsüz otomobilden uzay turizmine kadar pekçok yenilik iş ve gündelik hayatın bir parçası olacak. Techno Business yüzyılın yarısına uzanan geleceğe ışık tutuyor.
Son dönemde cep telefonlarında öne çıkan özelliklerden biri kuşkusuz NFC (Yakın Alan İletişimi) teknolojisi... Bu konuda, dünyada internet şirketlerinden bankalara kadar ciddi girişimler başladı.
Sadece bankacılık ve finans uygulamalarında değil, ulaşım, kimlik, bilet ve otopark gibi çok farklı alanlarda da kullanılabilecek.
Otomotiv endüstrisi bir yandan sürücüsüz araçlar, bir yandan da elektrikli otomobillerle önemli bir dönüşüm içinde. Google, VW, Volvo, Ford gibi markaların test araçları yollara çıktı bile.
2012'den itibaren insansı robotlar fabrikalarda, insanlarla omuz omuza çalışacak. Tayvanlı elektrik devi Foxconn da 2012'de 300 bin, üç yıl içinde tam 1 milyon robot çalıştaracak, NASA, Robonot2 veya R2 adındaki ilk insansı robot astronotu uzaya gönderdi bile.
3G ile birlikte mobilite, gerçek anlamda hayatımıza girdi. Cep telefonu, tablet ya da bilgisayarımızla her yerde online olmanın keyfini sürmeye başladık. Ama hız, daha fazla hız...
Dördüncü kuşak 4G mobil iletişim şebekeleri 2012 yılında gündeme gelecek. 4G ile saniyede 100 megabitin üzerinde hızlar geliyor.
İngiliz milyarder Sir Richard Branson'ın Virgin Galactic şirketi 2012'de ilk turistik uzay gezisine çıkmayı planlıyor. Yine dünyada bir ilk olan, özel ticari uzay limanı, Amerika'daki New Mexico eyaletinde hizmete girecek.
Türkiye önümüzdeki yıl yenilenebilir enerji teknolojilerini daha fazla konuşacak. Çünkü, ilk yerli rüzgar türbini 2012 sonbaharında dikilecek.
İnternet yeni bir döneme giriyor. Artık hem son kullanıcılar hem de kurumsal firmalar bulut bilişim servisleriyle tanışacak. İş dünyası, veri merkezlerinden ofis yazılımlarına kadar yeni bir bilişim paradigmasıyla tanışacak.
Geçen yıl 100 milyon satan, bu yıl ise dünyadaki kriz ortamına rağmen 120 milyon civarında satması beklenen tablet bilgisayarlar, yazılı ve görsel medyada da önemli bir değişimi tetikleyecek. Birçok dergi, gazete ve televizyonun tablet yayıncılığına ilişkin artan girişimlerini göreceğiz.
Birçok şirket Facebook gibi sosyal medyaları teknik destek ve satış gibi operasyonel işler için kullanmaya başlayacak. Hatta çalışanları için sosyal medya ortamları kuracaklar.
Kavram olarak 2008'de doğan, Şeylerin İnterneti (Internet of Things) insanlar dışında gündelik hayattaki eşya ve nesnelerin de sürekli internete bağlı hale gelmesi olarak tanımlanıyor. 2020'ye gelindiğinde insan dışında internete bağlı eşya ve nesnelerin sayısı 50 milyara ulaşacak.
Son üç yılda üretilen veri miktarı 1.2 zettabayt. Bu miktar, dünyadaki her kişinin 100 yıl boyunca tweet atması ya da bir saatlik bir TV programının 125 milyon yıl gösterilmesine eşit. 2015'te internetteki verilerin yüzde 90'ından fazlası video olacak.
2020'ye gelindiğinde dünyadaki tüm verilerin üçte biri bulut sistemler üzerinde dolaşacak. Küresel bulut hizmetleri gelirleri yılda yüzde 20 artacak ve 2014'te inovasyon ve bulut bilişim harcamaları 1 trilyon dolara ulaşacak.
İnternet bağlantı hızları 1990'dan bu yana tam 170 bin katına çıktı. Önümüzdeki 10 yıl içinde evlerdeki ağ bağlantı hızı üç milyon kat artacak.
İnternet üzerindeki iletişimin hızı, zenginliği ve erişimi arttıkça herkesin haberci olacağı bir dünyaya doğru geçil yaşanacak.
Bugünkü küresel enerji talebini karşılamak için her biri 9 bin hektarlık 25 solar santral kurmanız yeterli. Solar enerjiyi yaygınlaştıracak olan, solar hücrelerin yazıcılarda olduğu gibi basılabilir hale gelmesi olacak.
Artırılmış gerçeklik ve harekete dayalı bilgisayar teknolojisi, eğitim, tıp ve iletişim alanlarını sanal ve gerçek dünyaları birleştirecek şekilde dönüştürecek. Bu sayede omurilik hasarlı insanların normal yaşam sürmesine olanak tanıyacak beyin-bilgisayar arayüzleri geliştirilebilir.
Materyallerin üç boyutlu model verileri kullanarak ve genellikle katman katman eklenerek birleştirilmesiyle, nesneleri üretme süreci olan 3D baskı veya eklemeli üretim yaygınlaşacak. Çok uzak olmayan gelecekte, insan organları böyle basılabilir hale gelecek.
2020'de robotlar fiziksel olarak insanlardan üstün hale gelecek ve 2025'te robot nüfusu dünyadaki insanların sayısını geçecek. 2032'de robotlar zihinsel olarak insanlardan üstün hale gelecek ve 2035'te robotlar iş gücü olarak insanların yerini alabilir hale gelecek.
Stephen Hawking'e göre insanoğlu, kendisinin tasarlayabileceği bir evrim sürecine giriyor. İspanyol araştırmacılar fotografik hafıza maddesini keşfetti, İtalyan ve İsviçreli bilim adamları hissedilebilen ilk yapay eli geliştirdiler bile.
Yerçekimi kontrol altına alınırsa, uzay yolculuklarına muazzam bir etkisi olacak. Yıldızlar arası yolculuk olağan bir gerçeğe dönüşecek ve yerçekimi bizi ezmeden ışık hızına erişebileceğiz.
Kentlerin tasarımından otomobillere, ağırlığımızı azaltan ayakkabılardan uzaya çıkan asansörlere kadar çok garip icatlar yapılmasına yol açacak.
Princeton, Harvard gibi üniversiteler artık ışığı hızlandırıp yavaşlatabiliyorlar. Önümüzdeki yıllarda optik fiber ağlar üzerinde ışık hızından yüksek veri taşımak veya kuantum bilgisayar mümkün olacak gibi görünüyor.
2004 yılında ölen bilim insanı Thomas Gold petrolün yeryüzünün kilometrelerce altında yaşayan özel bakteriler tarafından üretildiğini iddia ediyordu. Halen laboratuvarlarda petrol üretim deneyleri yapılıyor ve kimilerine göre yakın bir gelecekte petrolü tarlalarda yetiştireceğiz. Asıl cesur adım uzaydan gelecek. Uzaya kurulmuş güneş kollektörleri elektriği dünyaya aktaracak.
İnsanın geçmişine baktığımızda ortalama insan yaşam beklentisinin sürekli yükseldiği bir gerçek. 30 bin yıl önce 18 yıl yaşıyorduk. 1800'lü yıllarda ise dadece 25 yıl. Son 200 yılda ise insan ömrü tam üç katına çıktı. İnsan ömrünün önümüzdeki 200 yılda 130-150 yıl olması bekleniyor.
Genç insan kaynaklarının azaldığı ve pahalılaştığı bir ortamda sanayide ve orduda insanların yerini alacak alternatifler bulunması gerekecek. 2050'de birçok ordu savaşan birimlerini robotlarla değiştirecek. Bu eğilimin ilk sinyallerini şimdiden görüyoruz.