Eskiden her evde bulunan 26 nostaljik eşya
3. Gaz LambasıGaz yağı ile çalışan, gazın konduğu haznenin bazen bakır bazen porselen olduğu, şişesinin uzun, ince, narin, kırılgan yapıda şekil bulduğu, hüzünlü bir aydınlatma aracıydı ve her evde bulunurdu. Emaye başlığı fitili istenen ölçüde dışarı çıkarırdı. Kokusunu hala algılar gaz lambalı evde büyümüş nesiller. Şimdilerde nostaljik olarak kullanılıyor.
3. Gaz Lambası Gaz yağı ile çalışan, gazın konduğu haznenin bazen bakır bazen porselen olduğu, şişesinin uzun, ince, narin, kırılgan yapıda şekil bulduğu, hüzünlü bir aydınlatma aracıydı ve her evde bulunurdu. Emaye başlığı fitili istenen ölçüde dışarı çıkarırdı. Kokusunu hala algılar gaz lambalı evde büyümüş nesiller. Şimdilerde nostaljik olarak kullanılıyor.
4. Vitrin O vitrinde tabak çanak sergilenir, evdeki anne kişisi bilumum çeyizlerini kıyamadığı porselen tabaklarını, kristal bardaklarını, gümüşlerini orada sergilerdi, misafir gelince çıkarılır ve misafirle o tabaklardan yenilirdi. Bazı vitrinlerde televizyon da tam ortada bulunurdu. Şimdilerde bu vitrinlerin yerini tv üniteleri aldı.
5. Duvar Takvimi O vitrinde tabak çanak sergilenir, evdeki anne kişisi bilumum çeyizlerini kıyamadığı porselen tabaklarını, kristal bardaklarını, gümüşlerini orada sergilerdi, misafir gelince çıkarılır ve misafirle o tabaklardan yenilirdi. Bazı vitrinlerde televizyon da tam ortada bulunurdu. Şimdilerde bu vitrinlerin yerini tv üniteleri aldı.
6. Duvarda Asılı Duran Kur'an Çantası özellikle köylerde hemen her evde, dışı dantelden örülmüş bir çanta haline getirilmiş Kur'an-ı Kerim için özellikle yapılan kılıflar vardı. İçerisinde Kur'an konulur ve duvara yükseğe asılırdı.
7. Hemen Her Eşya Üzerine Konulan Dantel Örtüler Büyüklerin televizyon, sehpa, masa örtmekten, koltuk örtmeye kadar yaratıcılık sınırlarını zorlayarak evin her tarafına yaydığı süs eşyası olan dantel, evin en vazgeçilmez eşyasıydı, çeyiz sandıklarının vazgeçilmeziydi. El emeği, göz nuru eserlerdi ve eskiden elektrik yokken mum ışığında ya da gaz lambası eşliğinde güzel hikayelerle birlikte örülür, kullanılırdı. Günümüzde hala kullanılmakla birlikte, eski cezbediciliği kalmamış, yerine çok daha incikli boncuklu örtüler gelmiştir.
8. İbrik Plastikten ve genelde mavi renkte olan, yazları damda güneşte içindeki su ısınınca abdest alınan ya da içine sıcak su konularak tuvalete götürülen bu nostaljik su kabını görmüş geniş bir nesil var.
9. Güğüm Sobalı evlerde bulaşık yıkamak ve bilumum işlerde kullanılan, sobanın ısısıyla daima fokur fokur kaynayan hizmete hazır olan bir çeşit su kabı olarak hayatımızdaki nostaljik yerini alan, çıtır çıtır yanan sobaların vazgeçilmez süsü güğümleri köylerde, sobalı evlerde hala görmek mümkün.
10. Misafir Terliği Misafir geldiği zaman misafire sunulan, ev halkının temiz tuttuğu terlikler.. Çoğunlukla siyah ve rugan renkte olur. Geleneksel Türk konukseverliğinin örneklerindendir. Bu terlikleri ev sahipleri asla kullanmazdı. Sadece misafir terliği oldukları için değil, oldukça rahatsız terlikler oldukları için. Şimdilerde misafirliğe gidilirken kadınlar yanlarında terlik yerine, ev içinde giymek için özel olarak aldıkları ayakkabılarını götürüyorlar.
11. Yemek Sinisi Evlerin olmazsa olmazıydı, sofra bezi ve yükseltmek için kullanılan ara kasnak vasıtasıyla, üzerinde yemeklerin yendiği, fast-food ve yemek masası kültürüne geçiş nedeniyle kullanımının azaldığı, yerde yemek yeme kültürüne ait yuvarlak tahta veya metal bu mutfak eşyasında herhalde birçoğumuz bir şeyler yemiştir.
12. Karınca Duası Çerçeveli kullanımları yaygın olmakla birlikte, sonraları küçük kartonlara basılıp satılan, mutfakların vazgeçilmeziydi Karınca Duası. Hem bereket getirdiğine, hem de bulunduğu yerden karınca geçmediğine inanılırdı.
13. Sinek Raketi Yazın sıcağı ile başta karasinek olmak üzere uçuşan, sürünen cümle haşeratı öldürmek adına tasarlanmış plastikten olan bu aleti özellikle çocukken pek bir keyfi kullanırdık. Şimdilerde elektriklileri çıkmış ve alet biraz canileştirilmiş. Ama eskilerde kullanılan öyle değildi tabi. Sadece bazen öldürülen sinek bu raketin deliklerine sıkışırdı, uyumak için uzanıldığında büyüklerin yanıbaşlarında bulunurdu. Duvara bu aletin asılması için özel çivi çakılı olurdu. Elimize aldığımız anda o sinekler nereye kaybolurdu düşünürdük..
14. Gırgır Elektrikli süpürgeyle ile çalı süpürge arası, tozun bir kısmını alıp diğer kısmını da içindeki fırçalar yardımıyla döndererek tekrar halıya gömme özelliğine sahip, o hep aynı sesiyle aklımızda yer edinen bu aletin eskiden girmediği ev yoktu. Fırçası hep saç olurdu, içini boşaltırken çöpe dökülen kırıntıların sesi zevk verirdi.
15. Sandık Kız çocuk sahibi annelerin kızları için hazırladığı, içi danteller, örgüler, oyalar, tülbentler, minik ev aletleri, çamaşırlar, geceliklerle ve naftalinle dolu tahta sandık. Her sandığın da aynı hikayesi vardı. Gelin evden çıkarılırken beraberinde bu sandıkta gider ve gelinin kardeşi üstüne oturup enişteden para, altın vb. şeyler ister, alır ve öyle verilirdi.
16. Fiskos Masası İsminden dolayı sanki kadınlar o masa başına geçip dedikodu yapıyormuş havası veren küçük yuvarlak masadır ama bir gün bile oturulduğunu görmemişizdir. Hep düzenli süslü püslü, üstü dantel örtüsü kristal çiçekliğiyle dururdu bir köşede. Şimdi ise çeşit çeşit orta sehpalar yerini aldı.
17. El Örgüsü Banyo Lifi Renk renk iplerle örülür ve çeyiz sandıklarını, hurçlarını, bohçaları süslerdi. Banyoların vazgeçilmezidir el örgüsü lifler. Hala banyolarımızda ya da evin bir çekmecesinde bulunur bu güzel renklerde yumuşak modelli lifler. Kolay kolay da hayatımızdan çıkacağa benzemiyor.
18. Duvar Saati İlla tik tak dong dong yapar, kulağa hitap eden sinir bozucu sesleri vardı. Bu alet geceleri öyle bir ses yaratırdı ki, verdiği ritmik sesten dolayı rahatsız olup pilini çıkartmadan uyumak imkansızdı. Nedense evde parti bile olsa oluşan aksak ritimden dolayı uyuyamamak gibi bir sorununuz olmaz ama duvar saati işin içine girdiği zaman tık tık tık beyninizin içine işlerdi, beş dakika, on dakika, en fazla on beş dakika dayandıktan sonra kapatmak için bir atılımda bulunulurdu. Şimdi bu saatlerimizin yerini telefonlarımız aldı.
19. Kırmızı Ojeli Kadın Eli Sabunluğu Parmağındaki yüzük ve kırmızı ojeleriyle, avucuna mıknatıs tutturulmuş, bir zamanlar bir çok evin lavabosunda bulunan, çocukluğumuzun sabunluğu.
20. Paspas Eşiklerin önüne serilirdi evvelden. Örülürdü üstelik. Onun için kıymetliydi, el emeği göz nuruydu. Evde ne kadar halısız, kilimsiz boş alan varsa, o boşluğu paspas doldururdu.
21. Hurç Genelde çeyizlikler bunların beyaz olanlarında saklanırdı. Tercihin beyazdan yana olması da beyazın saflığın, temizliğin emaresi olmasından ileri gelirdi. Genelde dolapların tepesine konur, evin erkeği için indirip kaldırılmaları eziyet olurdu. Şimdilerde farklı renkleri ile yine kadınların hizmetinde olan bir eşya.
22. Çekyat Örtüsü İnsanları çekyata oturtmamak için icat edilmiş, bir türlü toplu durmayan, sürekli aşağıya doğru kayan, tozdan kirden uzak tutuyor olması nedeni ile her annenin tercih sebebi örtülerin girmediği ev yoktu eskiden.
23. Davul Fırın Fizik itibariyle haşmetli, büyük, yuvarlak bir fırındı. Kullanılmadığı zamanlarda genellikle buzdolabının üstünde bekletilirdi. Vazgeçilmez mutfak gereci olan bu fırın türü, hala bazı ankastre mutfak sisteminin bulunduğu villalarda bile varlığını ısrarla sürdürmektedir.
24. Divan Eskiden köy evlerinde kullanılan, şimdilerde yerini çekyat, kanepe ve koltukların aldığı, rahatlığını hiçbirinin sağlamadığı, somya olarak da bilinen ve keresteden yapılan bu mobilyanın rahatlığı değme mobilyalara taş çıkarır nitelikteydi ve hala bazı evlerde kullanılmaya devam edilir.
25. Duvar Askılıkları Tahta ve metalden, birden çok sayıda asma yeri bulunan ve divanların üst kısmına ya da dış kapının hemen yanına duvardaki çiviye monte edilen bu askılıklar hala eski evlerin çoğunda bulunmaktadır. Günümüzde vestiyerler bu askılıkların yerini almış durumda.
26. Dikiş Makinesi Takata takata takata diye başımızın içinde sürekli iki demir çarpıyormuş hissi veren bu alet kimilerimizin çocukken en sevdiği oyun oynama alanna sahip bir eşyaydı. Sık çalıştığını görmezdik ve hep aynı yerinde sabit dururdu. Ayaklık kısmına oturur sallanırdık, kayışının olduğu o yuvarlak dümeni sürekli çevirirdik.
1. Geyikli Duvar Kilimi Kadife gibi yumuşacık olurdu. Renkleri göz alıcıydı. Geyikler kilimden ya da halıdan odanın içine her an atlayacak gibi canlı görünürdü. Divanların arkasındaki duvara çivilere takılırdı, divana oturup arkanızdaki yastıklara yaslandığınızda başınızın duvara değmemesi için idealdi. Duvar kağıdı gibi duvar süslemesinin olmadığı bir ortamda eve sıcaklık vermesinin yanısıra, odanın dış cepheye açık olan duvarına sıcaklığı koruma amaçlı kullanılırdı.
2. Sarı Süpürge Eskiden yerlere hafif su serpilir ya da bu sarı süpürgelerin ucu ıslatılırdı ve yerler öyle süpürülürdü. Gerek toprak olan evin önü, gerek evin içi, gerek dam yıkarken sadece bu süpürge kullanılırdı. Yerlere arada tohumları düşerdi ama çok da güzel süpürür temizlerdi etrafı.