Dilimizin ucuna gelen kelimeleri neden hatırlayamayız?
Bir ismi ya da kelimeyi hatırlamaya çalışırız. Dilimizin ucundadır kelime ama sanki beynimizde bir engele takılmıştır.
Bir ismi ya da kelimeyi hatırlamaya çalışırız. Dilimizin ucundadır kelime ama sanki beynimizde bir engele takılmıştır.
BBC'nin haberine göre; beynin, bilgisayar gibi işlemediğini, bilgilerin düzenli depolanıp bir düğmeye basıldığında hatırlanmadığını biliyoruz.
Psikolog Tom Stafford’un belirttiği gibi, “hafızanın işleyişi çok ilginçtir; yeni bilgileri hatırlamak için önemli olan onlarla ne kadar bağlantı oluşturmuş olmamızdır, onları ne kadar çok hatırlamak istediğimiz değil.”
Kelime haznemizdeki her kelimeyi hatırlamak zor iştir. Oxford İngilizce Sözlüğü’nde 600 bin kelime yer alıyor. Ancak bu bile İngilizce kelimelerin tamamını oluşturmuyor.
Yetişkin bir insanın konuşma ve yazıda kullandığı kelime sayısı bundan çok daha azdır, fakat dilbilimci David Crystal bu sayının bile 50 bini aştığını belirtiyor.
İnsanın anladığı kelime sayısı elbette çok daha fazla, ancak günlük konuşma ve yazı dilinde kullanmıyor. İşte dilimizin ucunda olup da hatırlayamadığımız kelimelerin önemli bir kısmı bu pasif kelimelerden oluşuyor.
Kişi ya da yer adları da dahil olmak üzere, fazla kullanmadığımız kelimeleri unuturuz çoğunlukla. Çünkü hafızamız bağlantı kurma yoluyla işler ve birbiriyle ilişkili bilgi modellerinden oluşur.
Bir kelimeyi ne kadar iyi hatırlayıp hatırlamadığımız bu modellere ve diğer önemli bilgilerle kurulan bağlantılara bağlıdır.
Yani beynimizde depoladığımız ama pek kullanmadığımız binlerce kelimeyi bir anda hatırlamak zordur; çünkü hafızada kolay hatırlanan diğer bilgilerle önemli bağlantılarını kurmamışızdır henüz.
Letolojika hem kelimeyi unutmayı hem de hafızamızda bir yerde olduğunu bildiğimiz o kelimenin izini ifade eder.
GENÇ YAŞTA UNUTKANLIK Belli bir yaştan sonra unutkanlık başlamışsa, yaşlanmaya bağlı bunama kuşkusuyla nöroloğa başvurulması gerekiyor.
Ancak psikiyatri uzmanı Dr. Hakan Atalay; genç yaşlarda, yani 40-50’li yaşlardan önce kalıcı ve günlük hayatı etkileyen unutkanlıklar yaşanıyorsa; beraberinde keyifsizlik, moralsizlik, konsantrasyon eksikliği, işten kaçınma hali gibi diğer belirtiler varsa, organik bir şey olma ihtimalinin çok daha düşük olduğunu, kişinin depresyonda olabileceğini belirtiyor. İşte bu durumda gidilecek adres, psikiyatri uzmanı oluyor.
HAFIZAYI GÜÇLENDİRME YOLLARI - Genel sağlımıza dikkat etmeliyiz. - Tansiyon yüksekliği, kolestrol yüksekliği gibi kalp hastalığı riskleri bunama için de risk faktörü olduğundan kontrol altına aldırmalıyız.
- Özellikle depresyon gibi psikiyatrik hastalıklar varsa tedavi olmalıyız. - Düzenli yürüyüş yapmalıyız ve vücudumuzu zinde tutmalıyız.
- Zihinsel aktivite yapmalıyız. - Bulmaca, sudoku çözmeli, kitap okumalıyız. - Düzenli beslenmeliyiz. Katı yağlar yerine sıvı yağlar tüketmeliyiz, daha çok yeşil sebzeli yiyecekler yemeliyiz.
- Sigara içmemeliyiz. - Unutkanlık olduğunda "yaşlılıktandır" demeyip bir hekime başvurmalıyız
Hepimiz bunu yaşarız... Tam bir kelime aklımıza gelmişken uçar gider ya da dilimizin ucundadır... İşte sinir bozucu bu gerçeğin nedeni...
Kelimelerin dilin ucunda olup da hatırlanamaması halini çoğumuz yaşamışızdır. Bu durum, hafızanın nasıl çalıştığına dair ipuçları içeriyor aslında.