Ağ bağlantınızın yavaş olmasının 11 nedeni

Cep telefonları, mikrodalgalar, bluetooth cihazları bağlantınızı yavaşlatabilir. Çevrenizdeki sinyal trafiği nedeniyle veri aktarımında yavaş bir modeminiz varsa, kablosuz bağlantınızın yavaş olması dünyanın en doğal durumu.

Kablosuz bağlantı cihazları, aynı anda veri alıp bir yandan da gönderemiyor. Wi-Fi cihazları bir seferde veriyi ya alır ya da gönderir. Yani aynı anda iki işlem birden yapamaz. Bu yüzden kablosuz bağlantı sağlayan cihazlara yarı-çift yönlü sistem deniyor. Eğer modeminize kablo ile bağlanıyorsanız, o zaman tam-çift yönlü sistem kullanıyorsunuz demektir. B öylelikle aynı anda hem veri gönderip hem de alabilirsiniz. Bu da doğal olarak bağlantı hızınızı arttırır.

Aynı Wi-Fi ağına birçok kişi giriyorsa, o bağlantıdan hayır beklemeyin. Aslında bu sorunu çözebilirsiniz. Modeminizde kablosuz sinyal gönderebilecek birçok “kanal” bulunuyor. Bu kanallardan istediğimizi seçebiliyoruz fakat genelde bununla pek uğraşmayız. Fakat siz modeminizin “kanal ayarları”nı değiştirerek en kullanılanı seçerseniz hızınızda dikkate değer bir artış görebilirsiniz. Eğer kanal seçiminin nasıl yapılacağını bilmiyorsanız, ücretsiz inSSIDer uygulamasını kullanarak kendiniz için en uygun kanalı bulun.

Kalabalık bir ortamda iseniz, modeminiz en verimli kanalı bulmaya uğraşırken bağlantınızın yavaşlamasına neden olur. İnternet servis sağlayıcılarına yavaş bağlantı nedeniyle çok fazla kızmanıza gerek yok, çünkü onların da yapabilecekleri pek fazla bir şey yok. Fakat üşenmekten artık vazgeçin ve bağlantınız için bir kanal seçimi yapın. Bu şekilde internet hızınızı arttırmış olacaksınız.

Wi-Fi üzerinden ağa bağlanmak, maalesef eternet bağlantısı kadar iyi olamıyor. Bu konuda yapabileceğimiz pek fazla bir şey yok. Mühendis Biddle, konuya şu şekilde noktayı koyuyor: “Wi-Fi bağlantısı asla bir eternet bağlantısı kadar iyi olamayacak. Bu iki bağlantı yöntemi, birbirlerine alternatif olamayacak kadar farklıdır. Eğer fizik kuralları değişmezse, bu kural sonsuza dek böyle gidecek”

Torrent programları, kullanmasanız dahi bağlantınızı yavaşlatıyor olabilir. Steam, Netflix veya BitTorrent gibi bilgisayarınızdaki dosyaları ağ üzerinden diğer insanlarla paylaştığınız programlar, ağ bağlantınızı yavaşlatabilir. Bu tarz programlar arka planda çalışır vaziyette unutuluyor, dikkat etmekte fayda var.

Modeminizin konumu çok önemli. Kablosuz modemler, her tarafa sinyal yayarak çalışır. Bu nedenle modeminizi duvar gibi engelleyici bir yapıya yakın bir yere yerleştirirseniz, sinyaliniz de o kadar azalır. İdeal modem konumlandırması için internetten ufak bir araştırma yapabilirsiniz.

Farklı modellerdeki cihazlar, bazılarına göre ağa bağlanma konusunda daha iyi olabilir. Eğer sizde iPhone 3 varsa ve arkadaşınızda iPhone 6 varsa, sizden daha iyi sinyal almasına şaşırmayın. Çünkü teknolojinin gelişmesiyle kablosuz ağ bağlantısı verimliliği de gelişiyor.

Modeminizin kullandığı teknoloji çok önemli. Eğer hala eski bir modem kullanıyorsanız, ağ sorununu çözmeniz çok basit: Hemen gidip 5GHZ frekans ile çalışan yeni bir model almanız gerekiyor.

Modeminizin güç ayarları, sinyal gücünü zayıflatıyor olabilir. Modeminiz üzerinde çeşitli güç ayarları varsa, bu ayarları en düşüğe getirin. Böylelikle bağlantı hızınızı arttırabilirsiniz.

İnternet servisi sağlayıcılarının en fazla şikayete maruz kaldığı durumlardan bir tanesidir yavaş internet bağlantısı. Yalnız bağlantının yavaş olma sebebini hemen “internet” olgusunun üzerine atarsak biraz bencillik yapmış oluruz. Çünkü elinizdeki imkanları kullanarak yavaş olan internet hızını daha da güçlendirebilirsiniz. Şimdi madde madde ele alarak internet hızınızı ne kadar daha efektif kullanabilirsiniz, ona bir göz atalım.

Güçlü Wi-Fi sinyalinin ardındaki büyük tehlike: Ağ üzerindeki trafik. Kablosuz ağa bağlandığımız sırada, aslında radyo dalgalarını kullanıyoruz. Radyo istasyonlarında olduğu gibi yayın araçlarını da bir limiti var. Mesela oturduğumuz bölgede kaç tane kablosuz ağ olduğu çok önemli. Mühendis Steve Biddle’ye göre “şayet yüzlerce kablosuz ağın bir arada olduğu bir yerde yaşıyorsanız, Wi-Fi için dünyanın en kötü yerinde yaşıyorsunuz demektir.” Yani diyeceğimiz şu ki, bağlantınız çok güçlü görünüyor olsa dahi, etrafınızdaki ağ trafiği yüzünden bağlantınızdan tam anlamıyla faydalanamıyorsunuz demektir.