The Days gerçek bir hikayeye mi dayanıyor?
Netflix, mini dizi Chernobyl ile HBO'nun beğenilen başarısını taklit etmeyi uman Netflix, Japonya'da meydana gelen başka bir nükleer felaket hakkında yeni bir dizi yayınladı. The Days, 2011 Fukuşima nükleer olayının gidişatını ve sonuçlarını takip ediyor.
Bu zorlayıcı dramatizasyonda izleyiciler, bu yıkıcı olay sırasında neler olduğuna içeriden bir bakış atacaklar. Son Netflix belgesel dizisi Meltdown: Three Mile Island'ın hayranıysanız, bu diziye bir göz atmak isteyeceksiniz. Meltdown: Three Mile Island'dan farklı olarak , bu senaryolu bir gösteri ve bir belgesel değil, ancak yine de çok bilgilendirici olmalı.
Netflix'teki The Days gerçek bir hikayeye mi dayanıyor?
Evet, dizi, 11 Mart 2011'de meydana gelen Fukuşima felaketinin gerçek hikayesine dayanıyor. Fukuşima, Çernobil'den bu yana yaşanan en kötü nükleer kaza olarak kabul ediliyor. Olayda çok sayıda kişi yaralandı. Yayılan radyasyon nedeniyle 160.000'den fazla insan tahliye edildi. Çernobil gibi Fukushima da Uluslararası Nükleer Olay Ölçeğinde (INES) yedinci sırada yer aldı ve bu da büyük bir kaza olduğunu gösteriyor.
Nükleer kaza yeterince kötüydü, ancak kışkırtıcı olay, Tōhoku depremi ve tsunami, katalizör görevi gören ve 19.750'den fazla ölüme, 6.000'den fazla yaralanmaya ve sayısız kişinin kaybolmasına neden olan bir yıkım zincirini başlatan şeylerdi. Tüm bölgeyi perişan etti. Tsunami santraldeki güç kaynağını devre dışı bırakarak Fukushima'nın üç çekirdekli reaktörünün erimesine neden oldu.
Fukuşima faciasında temizlik çalışmaları sürüyor
Temizlik devam ediyor ve 2022'de yayınlanan AP News'in bir raporuna göre, hükümet bunun en az 29 yıl daha tamamlanacağını düşünüyor.
Makalenin yazıldığı tarihte, hasar gören reaktörlerin içinde yaklaşık 900 ton erimiş nükleer yakıt kalmıştı. İşçiler, bu yılın ilkbaharında arıtılmış radyoaktif suyu yavaş yavaş taşımaya başlayacaktı, ancak AP, Japonya'nın "normal reaktörlerden çıkan yüksek oranda radyoaktif atık için bile nihai bir depolama planı olmadığını" bildirdi.