Don’t Look Up filmi tüm dünyayı salladı!
Adam Mckay yönetmenliğinde David Sirota ile yazılan Don’t Look Up filmi Netflix’de yayınlandı ve en çok izlenenler listesinde ilk sırayı almayı başardı.
Don’t Look Up filmi Leonardo DiCaprio ve Jennifer Lawrence’nin başrollünde olduğu komedi türünde yayınlanmasına rağmen esasen siyasi eleştiri ve hiciv içeren bir yapım.
Film de, doktora öğrencisi Kate Dibiasky'nin ( Jennifer Lawrence) bir gece laboratuvarda keşfettiği göktaşının dünyayı yok etmek üzere olduğunu fark eder. Tahmini 6 ay 14 gün içinde dünya çarpacak bu göktaşının insanlığa zarar vermemesi için profesörü Randall Mindy (Leonardo DiCaprio) ile hemen hareket geçen Kate, aslında dünyayı bu kıyametten kurtarmaya gönüllü iki gök bilimcidir.
Hikaye aslında tam olarak bu göktaşının fark edilmesinden sonra başlıyor. Bilim adamlarının korkunç uyarılarına rağmen, neredeyse herkes onu ciddiye almıyor. Amerika Birleşik Devletleri'nin gözle görülür bir şekilde sıkılmış başkanı (Meryl Streep), emperyal bir izleyici kitlesine sahip bazı endişeli bilim adamlarına önemsizce “Bir asteroit ya da kuyruklu yıldız ya da görünüşünü beğenmediğiniz bir şey olduğunu duydum” diyor. Bilim adamları ise gördüklerinden hoşlanmıyor ve konu ile ilgilenmek istemiyor. Başkanın aklında yaklaşan seçimler ve Yüksek Mahkeme'ye yerleştirmeye çalıştığı arkadaşları var.
Peki aslında sıradan görünen bir filmin bu kadar gündem olmasının sebebi ne?
Henüz filmin yayınlanmasının üzerinden 24 saat geçmesine rağmen eleştirmenler bir dizi eleştiri yazdı ve film hakkında birçok olumsuz söylemler oluştu. Türkiye gündeminde de üst sırada yapım. Nedeni ise filmin bir metafor olduğu ve dünyayı tehdit eden birçok felaket karşısında insanlığın aslında çok da önemli olmayan başka dertlerle ilgilendiği gerçeğini vurgulaması.
Yönetmen Adam McKay filmde tam anlamıyla siyasi hiciv yaparak gerçek dünyada yaşanan değersizleştirme politikasına vurgu yapıyor. Bu noktada Glasgow iklim zirvesinin bize hatırlattığı gibi, insanlık Dünya'yı kurtarmakla ilgilenmiyor. Çok hissiz, güçsüz ve kayıtsızız, önemsiz savaşlarla uğraşmakla meşgulüz. Bu yüzden McKay, “Don't Look Up”ı çok öfkeli, son derece ıstıraplı bir komediye dönüştürdü, bizim dünyayı nasıl savurduğumuzu ve unutulmaya doğru hızla sürüklediğimizi alaycı ve eleştirel bir dilde tabiri yerindeyse gözümüze sokuyor.
Film’i izleyen herkes değişik ve alışılagelmişin dışında bir şeyler olduğunun farkında ama tam olarak bunun tanımını yapamıyor. Aslında hedeflenen ve bazı gerçekliklere dikkat çekmek için planlanmış bir eser mi bu? Adam Mckay filmi üretirken bir şekilde durumun buralara geleceğinin farkında mıydı?
Olumlu ve olumsuz birçok eleştiriye maruz kalan yapım uzun süre konuşulacak gibi. Eğer filmi izlediyseniz bizimle düşüncelerinizi yorum kısmından paylaşabilirsiniz.