Yenilenebilir enerji 2025 yılına kadar küresel enerji sektörüne hakim olacak
Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) yeni bir analizine göre, önümüzdeki birkaç yıl içinde dünyanın yeni elektrik arzının neredeyse tamamı yenilenebilir ve nükleer enerjiden sağlanacak, bu da fosil yakıtları ortadan kaldıracak ve elektrikten kaynaklanan iklim kirliliğini azaltacak.
Karbon kirliliği içermeyen enerji kaynaklarının 2025 yılına kadar küresel olarak yeni elektrik talebinin %90’ından fazlasını karşılaması bekleniyor. Bunun çoğu güneş, rüzgar ve hidroelektrik dahil olmak üzere yenilenebilir kaynaklardan gelecek. Nükleer enerjide de mütevazi bir canlanma görüyor ve bu da kurumun karbonsuz enerji konusundaki yükselişini destekliyor.
Bu kazanımların fosil yakıtın elektrik üretimi üzerindeki hakimiyetini azaltması bekleniyor. Böylecek 2022'de zirveye ulaşmasının ardından elektrik sektöründen kaynaklanan karbondioksit emisyonları nihayet düşmeye başlayabilir. IEA İcra Direktörü Fatih Birol bugün yaptığı basın açıklamasında, "Enerji sektörü emisyonları için taşma noktasına yakınız" dedi.
IEA, 2025 yılına kadar yenilenebilir enerjinin dünyadaki elektrik üretiminin %35’ini oluşturmasını bekliyor. Bu, aynı zaman diliminde enerji üretiminin %33’üne düşeceği tahmin edilen kömüre karşı az farkla bir zafer sağlayacak. Nükleer enerji, dünyanın güç kaynağının kabaca %10’unu oluşturmak için yavaş büyürken, gaz da yaklaşık % 20 ile yerini koruyor.
Yenilenebilir enerji 2025 yılına kadar küresel enerji sektörüne hakim olacak
Dünyadaki hemen hemen her ülke Paris anlaşmasında belirlenen temiz enerji hedeflerini karşılamaya çalışırken, küresel elektrik karışımı da değişiyor. Küresel ısınmayı bu anlaşmada belirtilen hedeflerle sınırlamak için, sera gazı emisyonlarının 2050 yılına kadar net sıfıra düşmesi gerekiyor. Bu ayrıca, güneş ve rüzgar enerjisinin dikkate değer bir şekilde karşılanabilir hale gelmesine yardımcı oluyor ve bu kaynakların dünyanın büyük bir bölümünde elektrik üretmenin en ucuz yolu haline gelmesini sağlıyor.
Yine de iklim değişikliği şimdiden daha aşırı hava koşulları yoluyla enerji altyapımıza zarar veriyor. Rüzgar, güneş ve hidroelektrik üretimi mevsimlerle birlikte gelgit yaşıyor. Özellikle hidroelektrik, geçen yıl ABD, Avrupa ve Çin'deki kuraklıktan sert bir şekilde etkilendi. Bazı tesisler reaktörleri soğutmak için nehir suyu kullandığından, kuraklık Fransa'da nükleer enerjiyi de azalttı.