Yapay zekâ ile geleceğin finansal teknolojileri şekilleniyor
Yapay zekâ destekli finansal çözümler, fintek sektöründe köklü değişiklikler yaratmaya başlıyor.

Bu yenilikçi teknoloji, finansal hizmetlerin hızını,
güvenliğini ve kalitesini artırarak, kullanıcılar için daha verimli
ve güvenli bir finansal deneyim sunuyor. PayBull CEO'su Selim
Güsar, yapay zekâ gibi ileri teknolojilerin
ödeme sistemlerine entegrasyonunun yakın gelecekte kritik bir rol
oynayacağını söylüyor.
Finansal teknolojiler, dijital dönüşümün öncüsü olarak hızla
evrilirken, sektördeki en yenilikçi gelişmeler de giderek daha
belirgin hale geliyor. Bu değişimin merkezinde yer alan yapay zekâ,
fintek dünyasında dönüşümler yaratıyor ve sektörü yeniden
şekillendiriyor.
Yapay zekânın gücü, finansal hizmetlerin hızını, güvenliğini ve
kalitesini artırırken, aynı zamanda geleceğin finansal ekosistemini
de şekillendiriyor. Yapay zeka teknolojileriyle müşteri profil
analizleri saniyeler içinde yapılabiliyor ve kredi riskleri daha
doğru bir şekilde tahmin edilebiliyor. Bu da daha hızlı ve adil bir
değerlendirme süreci anlamına geliyor. Finansal hizmetlerin
güvenliği artırılırken, müşteri deneyimi de geliştiriliyor.
Güvenlik alanında, riskli işlemleri tespit etmek ve dolandırıcılığı
önlemek için geçmiş verilerden beslenen algoritmalar kullanılıyor.
Ayrıca, kişiselleştirilmiş öneriler ve akıllı asistanlar sayesinde,
kullanıcılar için bütçe yönetimi ve yatırım önerileri
sunulabiliyor. Bunun yanı sıra yapay zekâ teknolojileri piyasa
analizlerinde de önemli bir rol oynuyor; yatırımcılara ve finansal
kuruluşlara riskleri minimize etme ve fırsatları daha net görme
imkânı sağlıyor.
PayBull CEO'su Selim Güsar, yapay zekânın ödeme
sistemlerindeki geleceğine dair şu değerlendirmeyi yapıyor: “2024
yılında Türkiye fintek ekosistemi, yapay zekâ ve makine öğrenimi
gibi yenilikçi teknolojilerle birlikte gelişimini sürdürdü. 2025
yılı için en büyük yapısal hedeflerimizden biri, tüm operasyonel iş
süreçlerimizi yapay zekâ destekli hale getirerek daha verimli,
hızlı ve sürdürülebilir bir iş modeli oluşturmak. Finansal
teknoloji şirketi olarak müşterilerimizin hayatını
kolaylaştırırken, kendi işlerimizi de optimize etmemiz gerekiyor.
Yapay zekâ gibi ileri teknolojilerin ödeme sistemlerine
entegrasyonu, yakın gelecekte kritik bir rol oynayacak. Bu
teknolojiler, ödeme süreçlerini daha güvenli ve hızlı hale
getirerek, kullanıcı deneyimini önemli ölçüde iyileştiriyor.
Türkiye, genç ve teknolojiye yatkın nüfusuyla dijital çözümleri
hızlı bir şekilde benimseme konusunda büyük bir avantaja sahip. Bu
doğrultuda, yapay zekâ gibi yenilikçi teknolojilere yapılan
yatırımların artırılması ve inovasyonun teşvik edilmesi gelecekteki
başarımız için zorunlu bir adım.”