Sosyal medyada terör örgütü propagandası
Sosyal medya ve siber güvenlik uzmanları, tanınmış kişilerin isimleriyle kopya profiller oluşturulduğunu, takipçi sayısının artmasıyla da bu hesapların terör propagandası için kullanıldığı uyarısını yaptı.
Sosyal medya ve siber güvenlik uzmanları, ünlülerin sahte hesaplarına otomatik takipçi yüklenmesinin ardından vatandaşların asıl amacı anlamaması için o ünlüye ait eserlerin, şarkıların veya video kliplerin paylaşıldığına dikkati çekerek, son aşamada binlerce kişiye ulaşabilen bu hesaplarla terör örgütü propagandası yapıldığını bildirdi.
Bilişim Teknolojileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve siber güvenlik uzmanı Yavuz Sultan Selim Yüksel'in konuyla ilgili yaptığı açıklamada, sosyal medyada sayıları hızla artan kopya profillerin dolandırıcılık, siber saldırı ve terör propagandası için oluşturulduğunu anlattı.
Bu hesapların "sosyal mühendislik" için hayata geçirildiğini, kullanıcıların bu kopya hesabın arkadaşı olmadığını ilk bakışta anlamadığını dile getiren Yüksel, "Ona birebir benzeyen profil oluşturuyorlar. İsimde ufak bir harf farklılığı yapıyor, fotoğrafları kopyalıyorlar." dedi.
Türkiye'de dijital mahremiyete çok fazla dikkat edilmediğini, vatandaşların bilgi paylaşımında gerçek hayata oranla daha cüretkar olabildiğini belirten Yüksel, şunları söyledi:
"Günlük yaşamda çocuğunun vesikalığını isteyen birine tepki gösteren aileler, sosyal medyada çocukların türlü türlü fotoğraflarını paylaşmaktan çekinmiyor. Şahıslarla, ailesiyle ilgili birçok mahrem bilgi elde edebiliyorsunuz. Eşler ilişki durumuna 'falanca ile evli' yazıyor. Eşi bu konulara çok dikkat etse de diğeri her şeyi sosyal medyada paylaşıyor. 'Burada trafik cezası yedik' diye resmi belgeyi bile paylaşabiliyorlar. Söz konusu belgede kimlik numarası, plaka veya ev adresleri yazabiliyor. Bunlara sosyal medyada hiç dikkat edilmiyor. Kötü niyetli bazı insanlar da bunları fırsat bilerek harekete geçiyor."
Korsanların kopya hesap üzerinden başka bir çalışana "İnternete bağlanamıyorum. Wi-Fi ağının şifresi neydi?" diye sorduğunu aktaran Yüksel, herhangi bir şifre kırmadan internet ağındaki bütün trafiğin izlenebildiğini, kurumun mahrem bilgilerinin bu şekilde ele geçirilebildiğini, korsanların kurumlara özel bilgileri çalmak için bazı senaryolar düzenlediklerini kaydetti.
Dijital Marka Stratejisti Kalust Şalcıoğlu ise sosyal medyanın düşük reklam bütçeleriyle, binlerce kişiye ulaşılabilen bir mecra haline geldiğini, bazı terör örgütlerinin de sosyal medyanın gücünü keşfettiğini ifade ederek, terör ve anarşiye destek veren kişi ve grupların her gün yeni yöntemler keşfettiğini anlattı.
Şalcıoğlu, terör örgütlerinin hedefine ulaşmak için kamuoyunda tanınan sanatçılarla ünlüleri de kullandığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Öncelikle sosyal medyada hiç olmayan ya da ilgili sosyal medya platformunda zayıf olan, hesabı olan ama nadiren paylaşım yapan ve bu nedenle yüksek takipçi sayılarına ulaşamamış ünlüleri seçiyorlar. Sonra birkaç yüz lira harcayarak açtıkları sahte hesaplara takipçi yüklüyorlar ve hesapları işletmeye başlıyorlar. İşletme önce o ünlünün paylaşma ihtimali olan şeylerle başlıyor. Şarkıcıysa video kliplerini, fotoğraflarını paylaşıyorlar. Daha sonra ikinci aşamada takipçiler söz konusu ünlünün sahte profilini, gerçek profili gibi algılamaya başlayınca da hain planlarını devreye sokarak, terör ve anarşi içerikli paylaşımlara başlıyorlar. Sonunda da bu yolla insanları, paylaşımlarının gerçekliğine ikna etmeye çalışıyorlar."