Türk Telekom Grubu, görme engelli 100 çocuğa görmeyi öğretti

Türk Telekom Grubu’nun mobil şirketi Avea’nın, Engelsiz Yaşama Derneği (EY-DER) ile birlikte hayata geçirdiği Günışığı Projesi ilk dönem mezunlarını verdi.

Türk Telekom Grubu’nun mobil şirketi Avea’nın, Engelsiz Yaşama Derneği (EY-DER) ile birlikte, Türkiye’de görme engellilerin hayatını değiştirmek üzere yürüttüğü Günışığı Projesi’nin ilk mezunları, düzenlenen törenle sertifikalarını aldı. Günışığı Projesi’nde eğitim alan 100 çocuk,görme duyularını harekete geçirerek, görme becerisi kazandı. Sertifika törenine katılan çocukların, eğitimleri sonucunda edindikleri beceriler, görme kalıntısına sahip diğer çocuklara umut ışığı oldu. Törene; Türk Telekom Grubu Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Dr. Coşkun Şahin, Engelsiz Yaşama Derneği Başkanı Gönül Turgut, Günışığı Projesi Koordinatörü Gazi Üniversitesi Görme Engelliler Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Turan Delimehmetoğlu, öğrenciler ve velileri katıldı.

Coşkun Şahin: “ Günışığı projesi ile çocuklarımız kendi mucizelerini yaratıyorlar

“Bir fark yaratsak yeter, Türkiye’ye değer” sloganıyla Türk Telekom Grubu’nun, kurumsal sosyal sorumluluk anlayışının gereği olarak topluma değer katan, sürdürülebilir ve yenilikçi projelere öncelik verdiğini ifade eden Dr. Coşkun Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Engelsiz Yaşama Derneği (Ey-Der) ile yaptığımız işbirliği sonucunda 7 ay önce başlattığımız Günışığı projesiyle, 1 ila 10 arasında görme kalıntısına sahip çocuklarımızın, “erken müdahale eğitimi” ile mevcut görme becerilerini geliştirerek görmeyi öğrenmeleri amaçlanıyor. 100 çocuk ile başladığımız ilk eğitim dönemini tamamladığımızda, amacımıza ulaşmış olduğumuzu görmenin mutluğunu yaşıyoruz. Günışığı Projesi ile 100 çocuğumuzun ve ailelerin hayatları değiştirdik. Eğitim alan çocuklarımız; yapılan düzenlemelerle sınıf ortamında diğer arkadaşlarıyla aynı sıraları paylaşarak eğitimini onlarla birlikte sürdürebilen, arkadaşlarıyla birlikte teneffüse çıkan, okulun bahçesinde oynayan, bisiklete binen, piyano çalmayı öğrenen bireyler oldular. Aldıkları eğitim ile çocuklarımızdan bazılarının kapasitelerini keşfedilmesini sağlayarak, körler okulundan üstün zekalı çocukların eğitim aldığı okullara geçmelerine aracılık etmiş olmaktan da ayrıca gurur duyuyoruz. Bu çocuklarımız, yeni eğitim dönemindeki arkadaşlarına da ışık olacaklar.

Günışığı projesinin, erken müdahale eğitimine dikkat çekerek toplumsal farkındalık yaratırken, görme kalıntısına sahip diğer çocuklara da umut ışığı olduğuna dikkat çeken Şahin, Günığışı Projesi’nin yeni eğitim döneminde 200 çocuğun eğitim alacağını ifade etti.

Türk Telekom Grubu’ndan teknolojisiyle de Günışığı’na tam destek!

Türk Telekom Grubu’nun sosyal sorumluluk projelerinde, bilgi ve iletişim teknolojilerini etkin şekilde kullandığını da ifade eden Coşkun Şahin, konuşmasını şu sözleri ile sürdürdü: “Sahip olduğumuz kurumsal gücün ve teknoloji alanındaki deneyimimizin, projelerimize değerli katkılar sağladığını aldığımız sonuçlarla somut olarak da görüyoruz. Çocukların ve ailelerin eğitimcilerle sürekli iletişim kurmalarını sağlamak için onlara tablet ve veri hattı veriyoruz. Böylece Türkiye genelindeki tüm çocuklarımıza uzaktan eğitim fırsatı sunuyor, onların ve ailelerinin diledikleri zaman eğitmenlere ulaşabilmelerini sağlıyoruz. Ayrıca tabletle koordine olabilen akıllı tahta ve duyarlı Kinect gibi teknolojilerle de eğitimlerin içeriğini destekliyoruz. Özel yazılım ve uygulamalar yardımıyla görmenin işlevsel kullanımı için el, göz ve vücut koordinasyonunun sağlanmasının yanı sıra çocuklarımıza, İngilizce, matematik ve resim gibi dersler de sunuyoruz.

 

Dr. Coşkun Şahin: “Öncü çalışmalarımıza bir yenisini ekledik, Ar-Ge Merkezimiz çatısı altında engelleri kaldırmak üzere hizmet veren bir Ar-Ge programı oluşturduk”

Türk Telekom Grubu olarak, sahip oldukları teknolojik güç ile engellilerin hayatını kolaylaştırmaya yönelik öncü çalışmalarını, araştırma ve geliştirme faaliyetler ile de desteklediklerini ifade eden Dr. Coşkun Şahin “Türk Telekom Grubu olarak suya bir taş attık ve şimdi o taşın oluşturduğu dalgaları büyütme zamanı. Bu hedefe yönelik, Ar-Ge Merkezimiz içinde engelleri kaldırmaya hizmet edecek teknolojiler geliştirmek için bir program oluşturduk. Uzun vadede ise engelleri aşmak üzere yürüttüğümüz bu çalışmaları, daha da büyütmeyi hedefliyoruz.

Gönül Turgut “Projemizde amacımıza ulaştık

Günışığı Projesi’ndeki en önemli unsurun; çocukların aldıkları eğitim sonucunda görme duyularını harekete geçirerek görme becerisini kazanmaları olduğunu vurgulayan Engelsiz Yaşama Derneği Başkanı Gönül Turgut ise ilk dönem mezunlarına ilişkin şu sonuçları paylaştı. “İlk dönem eğitim gören 43 öğrencimiz, kaynaştırma eğitimi almaya devam ediyor. 10 öğrencimiz bu proje sürecinde körler okulundan kaynaştırma eğitimine geçiş yaptı. 10 çocuğumuz ise okul öncesi kaynaştırma eğitimi almaya devam ediyor. 6 çocuğumuz bebeklik çağında olduğu için erken müdahale eğitimi kapsamına dahil edildi. 8 çocuğun kaynaştırma eğitimine başlamak üzere kayıtları yapıldı. Eğitimlerimize katılan 2 çocuğumuz, lise eğitimini tamamladı. Bulunduğu bölgelerde kaynaştırma eğitiminin koşullarının uygun olmaması nedeniyle eğitimlerine körler okulu bünyesindeki az gören sınıfında devam eden 20 çocuğumuzun; eğitimlerini gören yazıyla sürdürmeleri ve günlük yaşantılarında bağımsız hareket edebilmeleri adına aile ve öğretmenleri ile işbirliği yapılmıştır. Körler okulundaki bir çocuğumuzun eğitimi ise halen devam ediyor. Günışığı Projesi, çocuklarımızın erken müdahale eğitimi verilmesi ve uygun ortamların sunulması durumunda, engellerini nasıl kaldırdıklarını gösterdi. Türk Telekom Grubu, daha fazla çocuğa geç kalmadan ulaşma şansı bulmamıza yardımcı oluyor. Katkıları için kendilerine minnettarız.”

Turan Delimehmetoğlu: “İlk gün annesinin koluna tutunarak gelen çocuklar, eğitim sonunda bisiklet sürerek evine gidiyor”

Çocukların gelişimi için ailelerinin de eşzamanlı olarak özel aile eğitimine tabi tutulduğunu söyleyen Günışığı Projesi Koordinatörü ve Gazi Üniversitesi Görme Engelliler Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Turan Delimehmetoğlu, projesi ile yarattıkları farklılıkları şu sözleri ile ifade etti: “Türk Telekom Grubu ile iş birliğimiz, projemizi de farklılaştırdı ve Günışığı ile dünyada ilk kez az gören çocuğa sahip ailelerin sosyal ve psikolojik olarak desteklenmesi için teknoloji bu kadar etkin kullanıldı. Dünyada ilk kez Kinect teknolojisi kullanılarak; özel hazırlanmış oyunlar, az gören çocukların hareket halindeyken görmeleri, kullanmaları ve geliştirmeleri amacıyla bu projede kullanıldı Ülkemizde ilk kez alanında uzman 12 ekip üyesi ve multidisipliner bir yaklaşımla çalışmaların koordineli bir şekilde yürütülmesi sağlandı. Ülkemizde ilk kez Mardin Kızıltepe’den Yalova’ya kadar çeşitli illerden seçtiğimiz görme kalıntısı olan çocuklarımıza ulaşıldı. Projeyle ülkemizde yine ilk kez akıllı tahta kullanılarak görme kalıntısı olan çocuklarımızın okullardan önce bu teknolojiyi kullanmaları sağlandı.”

Yapılan gözlemler kapsamında, doktor muayeneleri sonucunda kör tanısı almış çocukların birçoğunda yüzde 10’un altında ışık algısı olduğunun ortaya konulduğunu da dile getiren Delimehmetoğlu, Türkiye’de, sayısı 800 bin civarında olan görme engellilerin yüzde 70’ini ise “Az gören” bireylerden oluştuğunun tahmin edildiğini söyledi. Delimehmetoğlu, Günışığı projesinin bu çocuklara ve ailelerine umut olduğu noktasının da altını çizdi.

Türk Telekom Grubu Günışığı Projesi Başarı Öyküleri

Artık yetenekleri ile yaratıyorlar…

Ali Demir, 9, Ankara: Görme kaybı en üst seviyede olmasına rağmen az gören eğitiminden en verimli biçimde faydalanan öğrenciler arasında. Eğitimler sonucunda; okuma yazma, görsel algı, resim çizme, bağımsız hareket becerileri, spor, müzik gibi becerilerde çok iyi performans göstermektedir. Akademik olarak sınıfının en iyi öğrencisi durumundadır.

Selin Kılıç, 7, Ankara: Eğitsel yönlendirme merkezleri tarafından körler okuluna yönlendirilen Selin Kılıç, , Günışığı projesi kapsamında aldığı eğitim sonrasında kaynaştırma eğitimine dahil olmuştur. Okul idaresi ve sınıf öğretmeniyle görüşülerek gerekli ortam düzenlemeleri yapılmıştır. Selin artık, görme sorunu olmayan yaşıtları ile aynı şartlarda ve yeterlilikte eğitim ve sosyal hayatına devam etmektedir. Selin, önümüzdeki eğitim öğretim yılında ise üstün zekalılar okuluna geçiş yapacak.

Buketnaz Türker, 11, Ankara: Görme engelliler okulundan proje sonrası eğitimlerle kaynaştırma eğitime yönlendirilen Buketnaz Türker, okulda gösterdiği başarı ile (okul birincisi) doğru eğitim ve yönlendirmenin sonuçlarını yansıtan en iyi öğrencilerden biri. Buketnaz, aldığı eğitim sonrası görme engeli bulunmayan yaşıtlarının yapabildiği birçok şeyi yapar hale gelmiştir. Buketnaz, müzik eğitimi de almaya başlamıştır.

Artık okuyorlar…

Berfin Geldi, 8, Mersin: Projeye katılmadan önce görme engelliler okulunda dokunsal eğitim alan Berfin Geldi, görmeye dair hiçbir becerisini geliştirememiş; okuma yazma, geometrik şekilleri tanıma, renkleri ayırt etme ve uzak görme beceri ve bilgisinden yoksun kalmıştı. Günışığı Projesi kapsamında aldığı eğitimler sonrasında ise okuma yazma ön becerilerini edinmiş, kalem tutma, çizme çalışmalarını tamamlamış ve eğitim yılı sonunda normal okuma yazma becerisini kazanmış durumdadır. Berfin Geldi, halen görmesini aktif olarak kullanmakta ve geliştirmektedir.

Yusuf Burak Koyuncu, 7, Ankara: Bir gözü hiç görmeyen, diğer gözünde de tüp takılı olan Yusuf Burak Koyuncu, sahip olduğu yetersiz görme kalıntısına rağmen ışık çalışmalarıyla başlayan süreç, şu anda normal kitap puntosu ile okuma yazma ve yaşıtları ile koşup oynayabilme seviyesine ulaşmış olup tamamen bağımsız yaşayabilme seviyesine ulaşmıştır.

Mehmet Akıncı, 10, Malatya: Görme engelliler okuluna devam eden Mehmet Akıncı, kabartma yazı ile başlayan eğitim sürecine, "ben görüyorum neden kabartma öğreniyorum" diyerek kabartma yazı ile devam etmeyi reddetmiş bir isim. Sahip olduğu görme kalıntısı ile Günışığı Projesine dahil olan Mehmet Akıncı, kısa sürede normal alfabe ile okuma ve yazmayı öğrendi. Mehmet Akıncı, Günışığı Projesi kapsamında aldığı eğitim sonrasında, günlük hayat becerilerinde de kendini geliştirerek, özgüveni tam ve geleceğe güvenle bakan bir birey olmuştur.

Ahmet Hançerli, 13, Ankara: Odaklanma, takip etme ve küçük yazıları okumada problemler yaşayan Ahmet Hançerli, , eğitimler sonucunda normal okul kitaplarını okuyabiliyor hale gelmiştir. Uzak görme alanında sorunları olduğu için tahtayı görememekten şikâyetçi olan Ahmet’le uzak görme çalışmaları devam etmektedir. Ahmet Hançerli, Günışığı projesi kapsamında ayrıca kendisi aktif spor eğitimine yönlendirilmiştir.

Abdullah Melik Özer, 12, Balıkesir: Oldukça sınırlı olan görme yetisini neredeyse hiç kullanmayan Abdullah Melik Özer, Günışığı Projesi kapsamında aldığı eğitim ile bağımsız hareket edebilme, görmeyi işlevsel olarak kullanabilme yetisi edinmiş ve normal yazıyla okuma yazma becerisi kazanmıştır.

Artık bağımsız hareket edebiliyorlar…

Çağla Özgür, 10, İstanbul: Az olan görmesini neredeyse hiç kullanamadığı için oldukça yavaş hareket eden ve bu eksikliği nedeniyle sosyal, fiziksel ve akademik olarak dışa bağımlı olarak yaşayan Çağla Özgür, yapılan rehberlik çalışmaları ile süreç içinde takip edilmiştir. Ayrıca sosyal olarak ailesinden ayrı zaman geçirerek, yazı ve okuma çalışmalarına başlamış; beden ve göz koordinasyonu çalışmalarıyla potansiyelini kullanma konusunda ciddi yol almıştır. Çağla Özgür, şu anda bağımsız okuyup yazabilmektedir.

Osman Uluşerbet, 13, İstanbul: Görme engelliler okulunda okuyan Osman Uluşerbet, eğitimler öncesinde bastonla hareket edebilen, kabartma yazı ile akademik hayatını sürdüren bir bireydi. Günışığı Projesi kapsamında aldığı eğitimler sonrasında ise gören yaşıtları gibi her şeyi bağımsız olarak gerçekleştirmeye başladı. Normal yazı okuyup yazabilen Osman Uluşerbet, artık bir yerden bir yere kendi başına gidiyor ve bütün ihtiyaçlarını kendisi karşılıyor.

Görkem Dölekeş, 8, Kocaeli: Günışığı Projesi kapsamında aldığı az gören eğitimi ile kabartma yazı ve beyaz baston kullanmadan normal okuma yazmayı öğrenen Görkem Dölekeş, sosyal, özgüveni yerinde, bisiklete binebilen, resim çizebilen, bağımsız gezebilen, kişisel ihtiyaçlarını kendisi karşılayabilen bir birey olmuştur.

Ayşe Esila Göneş, 1, Eskişehir: Henüz bir yaşını doldurmamış olan Ayşe Esila Göneş ışık çalışmalarına katılımda oldukça başarılı bir performans göstermiştir. Ayşe Esila Göneş, erken müdahalenin ve bu sürece ailenin aktif olarak katılmasının ne kadar önemli olduğunu kısa sürede gösterdiği gelişmelerle de ortaya koymuştur. Eğitimler öncesi sadece karanlık ortamda ışık takibi yapan Ayşe Esila Göneş, şimdi normal aydınlıktaki bir ortamda nesne ve oyuncaklarına rahatça tepki verebilmektedir.

Artık sosyalleşiyorlar…

Çağla Kıcır, 10, Ankara: Az gören eğitimiyle akademik ve sosyal hayattaki kazanımlarının yanı sıra piyano çalmak gibi artı beceriler de geliştiren Çağla Kıcır, eğitim almadan önceki total kör davranışlarından kurtularak eğitim ve sosyal hayatında görmeyi aktif kullanan bir birey haline geldi.

Gülbeyaz Doğan, 14, Ankara: Yaşadığı uzak görme problemleri nedeniyle derslerine katılımda ciddi sorunlar yaşayan Gülbeyaz Doğanproje kapsamında aldığı destekle tahtayı daha rahat görebilmekte, kazandığı özgüvenle bağımsız hareket ederken kendisini sosyal yaşamda daha çok var etmektedir.

Berfinur Duman, 15, Çorum: Görme problemi dışında fazla kiloları yüzünden hareket etmede oldukça zorlanan Berfinur Duman, aktif spora yönlendirilerek hareket yeteneği artırılmıştır. Okul hayatında ise normal yazıyı kullanmayı öğrenmiştir. Özgüven problemi yüzünden sosyalleşmekte sorunlar yaşayan Berfinur Duman öğrenci, proje kapsamında verilen müzik eğitimi ile bu sorunun üstesinden de gelmiştir.

Down Sendromlu Gençler İş Yerinde, Hayatın İçinde!
T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı'ndan ICSG’ye Destek
Samsung'da kriz, katlanabilir telefon üretimi yarıya düşebilir
Sonraki Haber