Devletin zirvesi Turkcell'in 20. yıl resepsiyonunda buluştu

Turkcell, 20. kuruluş yıldönümü nedeniyle dün akşam Ankara’da düzenlediği resepsiyonda devletin zirvesini ağırladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan ile İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın da katıldığı resepsiyonda Bilgi ve İletişim Teknolojileri Başkanı Tayfun Acarer’in yanı sıra Turkcell’in faaliyet gösterdiği ülkelerin bir bölümünün büyükelçileri, ulaştırma bakanları ve düzenleyici kuruluşlarının yöneticileri de davetli olarak yer aldı.  

Ahmet Akça: “Turkcell 2023 hedeflerine ulaşmada lokomotif olacaktır”

Resepsiyonda konuşan Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça, Turkcell’in kuruluşunun örnek bir girişimcilik hikâyesi olduğuna dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“İlk olmak ve 20 yıl boyunca ve devamında liderliği korumak kolay değildir. Turkcell tek başına büyüyen bir şirket olmadı. Kendisi büyürken sektörü de büyüttü. İş ortaklığı sistemini oluşturdu, istihdam yarattı. Ekosistem ile birlikte büyüdü. Ülke ekonomisine ciddi kaynak sağladı. Hazine’ye vergi ve mali yükümlülük karşılığı olarak 60 milyar TL ödedi. Teknolojide Türkiye’nin kendine güveninin artmasına önemli ölçüde destek oldu. Yolculuğun bu noktasında, yurt içinde gönüllerin markası haline gelmekten, yurt dışında haklı olarak, “Türkiye’nin Turkcell”i unvanını kazanmış olmaktan gurur duyuyoruz.

Hepimiz ilk hedef olan 2023’e odaklanmış bulunuyoruz. Bu yolda Türkiye için, bilişimde üreten ülke olmak bir ihtiyaçtır. Mobil teknoloji, bu çalışmanın kaldıraçlarından biri olacaktır. Bilişim sektörünün GSYH’ya katkısının % 1,8’den % 8’e çıkartılması, yazılım ihracatının 500 milyon dolardan 10 milyar dolara çıkartılması, sektörde yerli kullanımın yaygınlaştırılması,  hedeflerine ulaşmada Turkcell lokomotif olacaktır.

Turkcell bölgesinin lideri bir marka olarak, dünyanın en iyi mobil iletişim ve fiber altyapılarından birine sahiptir. Bu altyapı ile birlikte, vizyon, inovasyon ve teknoloji gücü ile Türkiye’nin, küresel marka olma potansiyeli en yüksek firmalarından biridir. Yakın zamanda 4G/Dördüncü nesil ihalesini bekliyoruz. Mobil internette yeni bir dönemin başlıyor olması bizi heyecanlandırıyor. Türkiye’de mobil iletişim çıtasını yükseltmeye ve Türkiye için değer yaratan sektör olarak büyümenin öncüsü olmaya devam edeceğiz.

Her yerde, her zaman sağlamaya çalıştığımız yüksek çekim gücünü ve kaliteli ses hizmetini daha verimli kılmak için çalışıyoruz. Teknolojiyi sadece kullanan değil, üreten şirket olmak için 2023 hedefi için, hatta 2053 ve 2071 hedefleri için çalışıyoruz. Türkiye’nin Turkcell’inin 20. yaşı hayırlı olsun. Görevimiz, Turkcell’i gelecek yüzyıla hazırlamaktır. Nice yüzyıllara…”

Süreyya Ciliv: “Artık Türkiye’nin zamanı”

Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv de 20 yaşına gelen Turkcell’in gelecekte de daha büyük başarılara imza atacağına inandığını söyledi:

“Turkcell tam 20 yıldır, Türkiye’ye ve insana kattığı değeri her gün daha da iyiye götürmek için durmaksızın çalışıyor. Bugüne dek dünyada ve ülkemizde birçok ilke imza atarak, ilk günden bu yana Türkiye’de sektörün lideri olduk. Bununla yetinmedik, 9 ülkede 71 milyona ulaşan müşterimize hizmet götürerek bölgesel güç haline geldik.

Türkiye’nin lider iletişim ve teknoloji şirketi vizyonunumuzla Turkcell takımı olarak yıllardır yaptığımız çalışmalar sayesinde,  tüm dünyayı etkisi altına alan mobil internet çağına bir adım önde girmeyi başardığımızı görüyorum. Son 500 yıldır belki de ilk kez bilgiye erişim teknolojilerinde dünyanın gerisinde değil önünde yer alıyor. Bunu her düşündüğümde büyük bir gurur ve mutluluk duyuyorum. Turkcell’in 25 milyar TL’yi bulan yatırımları sayesinde Türk insanının, şirketlerimizin, kurumlarımızın elinde, sahip oldukları gerçek potansiyeli açığa çıkarmalarına imkân veren müthiş bir fırsat eşitliği var.

Fransa’nın saygın üniversitesi INSEAD’ın raporuna göre, mobil şebeke kapsamasında son üç senedir Türkiye dünya birincisi konumunda. Turkcell Superonline ile evlere kadar saniyede 1000 Megabit internet hızımız ile Türkiye’yi dünyada ilk 4 ülke arasına soktuk. Bugün artık en ücra köşesine kadar erişilebilir olan bir Türkiye var. Bilgiyle, inovasyonla, sağlıktan eğitime, sivil savunmadan tarıma kadar pek çok alanda mobil teknolojileri kullanarak insanımıza devletimize toplumsal ve ekonomik fayda sunmak mümkün.  Artık Türkiye’de olmak dezavantaj değil, tam aksine avantaj. İnsanlarımızın bilgiye ve teknolojik imkânlara daha çabuk ulaşacak olmasından hareketle ve yeniden kazandığımız özgüvenimizle ‘Artık Türkiye’nin Zamanı.”