Bosch, beş milyarıncı MEMS sensörünün üretimini gerçekleştirdi
Dünya genelindeki her iki akıllı telefondan bir tanesi Bosch sensöre sahip
Küçük boyutlu MEMS sensörleri insan hayatında büyük etkiler yaratıyor. MEMS sensörleri, insanların hayatlarını kurtarırken, sürüş konforunu artıyor ve enerji tasarrufu sağlıyorlar. MEMS sensörler hakkında bilgi veren Robert Bosch GmbH Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Dirk Hoheisel, "MEMS sensörleri, ağa bağlı bir dünya için anahtar teknoloji. Küçükler ama yüksek performans sağlıyorlar ve yüksek hacimli üretim için son derece uygun bir maliyete sahipler" dedi.
1995 yılından beri sensörlerin büyük çaplı üretimini gerçekleştiren Bosch, kısa bir süre önce Almanya'daki fabrikasında beş milyarıncı MEMS sensörünü üretti. Bosch, MEMS sensörleri konusunda dünyanın lider üreticisi. Dirk Hoheisel, "20 yıldır, farklı alanlarda gerçek yaşam uygulamaları için akıllı teknoloji geliştiriyoruz. Geliştirdiğimiz ilk sürümler, basıncı ve hızlanmayı algılamak üzere motorlu araçlarda kullanılıyordu. Artık tüm sensörlerin yüzde 75'i tüketici elektroniğinde kullanılıyor. Dünya genelindeki her iki akıllı telefondan bir tanesi Bosch sensöre sahip” dedi.
Bosch MEMS teknolojisinin öncüsü
1995 yılında Bosch'ta büyük ölçekli üretimin başlaması, modern teknolojinin temelini oluşturdu. Mevcut portföy, mikrofonlara ek olarak ivme, sapma oranı, kütle, basınç ve çevre sensörlerinden oluşuyor. Bir milyarıncı MEMS sensörünü üretmek 13 yıl sürerken, Bosch Otomotiv Elektroniği bölümü artık aynı adedi, Reutlingen'de bulunan üretim tesisinde bir yıldan daha az bir sürede üretiyor. Hâlihazırda günlük olarak dört milyonun üzerinde sensör üretiliyor.
Oyun konsolları, arabalar ve akıllı telefonlar MEMS sensörüne ihtiyaç duyuyor
MEMS sensörlerinin geniş bir kullanım alanı bulunuyor. Örnek olarak SMI700 sensörleri bir aracın dönüş hareketlerini, yanal ivmesini ve eğilme açısını kaydediyor. Bu yüzden de arabayı kritik durumlarda daha güvenli hale getiren ESP patinaj önleyici sistemin merkezinde yer alıyor. Bir başka sensör olan SMP480 de motorun daha sessiz çalışmasını sağlarken, değişen ortamlarda motorun hava-yakıt karışımını optimize ediyor. Bu da yakıt tüketimini azaltıyor ve daha temiz egzoz gazı çıkmasını sağlıyor.