Sudaki kirlilik bu cihazla ölçülecek!

Trakya Üniversitesi'nde Ar-Ge ve İnovasyon stratejileri kapsamında balıklar aracılığıyla sudaki kirliliği ölçen cihaz tasarlandı.

Trakya Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü  tarafından yürütülen Balık Davranışlarıyla Su Kalite Değerlendirme Sistemi çalışması kapmasında tasarlanan cihaz ile ırmak ve göllerdeki suların kirliliği balık davranışına göre ölçülecek.

Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Utku Güner, yaptığı açıklamada yaklaşık 2 yıl süren çalışmalar sonrası tasarlanan cihazın tamamen doğal mantıkla işlediğini söyledi. Sudaki en küçük bir değişimin balıklarda farklılık oluşturduğunu belirten Güner, Cihazı, içme ya da kullanma sularındaki kirlilik göz önünde bulundurularak yaptık. Gölet veya nehir suyu numunesi cihazımızın kabına konuyor. Kabın içerisindeki balığın hareketleri bilgisayar sistemli kamerayla izleniyor. Balığın kirliliğe göre çizdiği rota takip ediliyor. Aynı yöntemi temiz suda da uygulayınca iki numune arasında balığın hareketliliğine göre kirlilik yada suda kimyasal olup olmadığını ölçebiliyoruz. diye konuştu.

İnsanlara ve hayvanlara sudan geçebilecek zararın önlenmesi amacıyla 2015'ten bu yana çalışmalar sürdürdüklerini anlatan Güner, Bunun küçük bir prototipini yaptık. Türkiye'de ilk kez kimyasalların balık davranışlarına etkisine yönelik çalışma, cihazımızla yapıldı. dedi.

Cihazın potansiyel olarak tüm su kaynaklarında kullanılabileceğini bildiren Güner, şunları kaydetti:

Aslında en iyi ölçücü cihaz tabiatın, doğanın kendisidir. Sudaki bir madde balıklara zarar veriyor ya da davranışlarını değiştiriyorsa mutlaka bir zararı vardır,,insana da bir zararı vardır. Çalışmalarda en çok sivrisinek balığını kullandık. Bölgemizin göletlerinde ve nehirlerinde oldukça yaygın olan bir balık. Sivrisinek balığı ağır metallere ve zehirlere iyi tepkiler veriyor.

Balığı kirli suya koyup kamerayla hareketlerini gözlemlediklerini vurgulayan Güner, davranışına göre suyun kirli olup olmadığını anladıklarını söyledi.

Kimyasalların suya bulaşması durumunda insanlara zarar verdiğini ve çeşitli hastalıklara yol açtığını anlatan Güner, Bu adını hiç bilmediğimiz tanımadığımız kimyasallara karşı erken uyarı sistemi olarak kullanılabilir. İlkesi budur. Kirleticinin ne olduğunu söyleyemez ama kirletici olduğunu kanıtlayabilir. Erken uyarı açısından çok önemli. Diğer bir avantajı ise ekonomik olmasıdır. Sürekli bir analiz yapmak maliyetli ve masraflıdır. diye konuştu.

Güner, sisteme patent almayı amaçladıklarını kaydetti.

Dünyamızda yaşam ne zaman başladı?
Ömrümüz yaklaşık 10 yıl uzadı
Vivo Y300 lansman tarihi ve özellikleri belli oldu
Sonraki Haber