Saç ekim teknolojisinde dünyada bir ilk
Türk doktor Levent Acar tarafından dünyanın ilk otomatik, avuç içi ve kablosuz taşınabilir saç ekimi kesi cihazı icat edildi. Tasarımı ve icadı tamamen Dr. Acar’a ait olan cihazın motor ve kasa üretimi Almanya’da, yazılım ve elektronik parçaları ise Türkiye’de üretildi.
Dr. Levent Acar tarafından dünyanın ilk otomatik, avuç içi ve kablosuz taşınabilir saç ekimi kesi cihazı icat edildi. Tasarımı ve icadı tamamen Dr. Levent Acar’a ait olan cihazın motor ve kasa üretimi Almanya’da, yazılım ve elektronik parçaları ise ülkemizde üretildi. Cihaz ABD, Güney Amerika, Asya ve tüm Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor.
Uluslararası Saç Restorasyon Cerrahisi Derneği’nin (ISHRS) son araştırmasına göre 2021 yılında küresel saç restorasyonu sektörünün büyüklüğü 4,5 milyar dolar oldu. Aynı araştırmaya göre saç restorasyonu yaptıran kişi sayısı ise dünya genelinde 2,2 milyon kişi olurken 703 bin kişi saç ekimi operasyonu yaptırdı. Türkiye Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) açıklamasına göre ise Türkiye saç ekiminde 1 milyar doların üzerinde bir hacme sahip.
Türkiye’nin bu başarısının ardında doktorların bu alanda, yılları bulan tecrübelerinin yanında modern teknolojileri etkin olarak kullanması da önemli rol oynuyor. Nitekim son olarak Türkiye’den küresel çapta sektöre yenilikçi bir teknoloji de kazandırıldı. Türk doktor Levent Acar tarafından dünyanın ilk otomatik, avuç içi ve kablosuz taşınabilir saç ekimi kesi cihazı icat edildi. Tasarımı ve icadı tamamen Dr. Acar’a ait olan cihazın motor ve kasa üretimi Almanya’da, yazılım ve elektronik parçaları ise Türkiye’de üretildi. Cihaz ABD, Güney Amerika, Asya ve tüm Avrupa ülkelerinin önde gelen saç ekimi doktorları tarafından yoğun ilgi görüyor.
Saç restorasyonu sektöründe adeta devrim yapan bu cihaz sayesinde artık doktorlar yorulmadan binlerce saç kesi işlemini daha doğru ve uygun bir şekilde gerçekleştirebiliyor. Saç ekiminde kanal açma işlemi, hassas güçle cildin binlerce kez kesilmesi işlemi olup kesiler arası mesafe birbirine 1 mm’den daha yakın oluyor. Bu nedenle bu işlemde derinlik kontrolu çok önemli. İnsan eli bu işlemi binlerce kez tekrarlarken yorulmaya ve hassas kontrolu kaybetmeye başlayabiliyor. Ancak Robopen binlerce kesinin hiç yorulmadan, istenen güçte ve derinlikte açılmasını mümkün kılarak çok daha nizami işlemler yapılmasını sağlıyor.
“Hassas mikro motoru birçok problemin üstesinden geliyor”
Robopen’in sağladığı faydalardan bahseden Dr. Levent Acar, “Geleneksel yöntemlerde kanal açma işleminde binlerce kesi yapılırken insan eli doğal olarak yoruluyor. Buna bağlı olarak kesiler eşit derinlikte olmuyor, kesiler arası mesafe korunamıyor ve estetik sonucu belirleyen kritik noktalarda açılarda kontrol kaybı oluşabiliyor. Ön saç çizgisinde doğal olmayan sonuçlar oluşabiliyor veya şakak bölgesindeki ekimler cilde paralel olması gerekirken dik açıda uzaması gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor. Robopen hassas mikro motoru sayesinde, oluşabilecek birçok problemin üstesinden gelmeyi başarıyor. Robopen ile yapılan işlemlerde kesilerin eşit derinlikte ve birbirine paralel olması sağlanıyor. Özellikle cilt altında kesilerin birbirine çok yaklaşmaması ve üst üste binmemesi sayesinde cilt yapısına ve kan dolaşımına daha az zarar veriliyor. Yani iyileşme hızlanıyor ve ekilen köklerde fire oranı azalıyor, daha verimli sonuçlar elde ediliyor.” dedi.
“Açılan kesileri otomatik sayılıyor”
Dr. Acar açıklamasının devamında şunları söyledi: “Yorucu ve çok dikkat gerektiren kanal açma işleminin birçok aşaması insan kontrolündeki bir cihaza bırakıldığı için artık işlemin estetik kısmına daha çok vakit ayırma şansı kalıyor. Robopen’in özelliklerinden biri de pratik bir yöntemle saçların hangi açıda uzayacağının kontrol edilebilmesidir. Cihaz sayesinde bu kontrol her an yapılabiliyor ve binlerce kesi sonrası devam eden işlemlerde oluşan açı kayması problemi bu şekilde ortadan kaldırılmış oluyor. Böylece saçlarım dik mi uzayacak gibi endişelere de son veriliyor. Robopen’in özelliklerinden biri de açılan kesiler otomatik sayılıyor. Böylece ciltte gereksiz anlamda travma oluşturulmuyor. Manuel kanal açma yöntemlerinde ise kesiler başka personel tarafından sayıldığından rakamlarda sapmalar olabiliyor.”