Apple artık Apple Watch satamıyor!

Apple, ABD'de en son akıllı saat modelleri olan Seri 9 ve Ultra 2'nin satışlarını geçici olarak durdurduğunu duyurdu. Bu karar, 21 Aralık'tan itibaren web sitesinde ve 24 Aralık'tan sonra perakende satış noktalarında geçerli olacak. Bu durum, bu modellerin kan oksijen ölçüm özelliği ile ilgili bir patent anlaşmazlığından kaynaklanıyor. Medikal teknoloji şirketi Masimo, Apple'ın bu özelliğin patentlerini ihlal ettiğini iddia ediyor.

ABD Uluslararası Ticaret Komisyonu (ITC), Ekim ayında yaptığı bir bulguda, Apple'ın saatlerinin Masimo'nun patent haklarını ihlal ettiğine karar verdi. Bu bulgu, bu Apple Watch modellerinin ABD'ye ithalatının yasaklanmasına yol açabilir. Ancak bu karar, ABD Başkanı Joe Biden tarafından son incelemeyi bekliyor ve kararın son tarihi 25 Aralık olarak belirlendi. Eğer başkan bu emri veto etmezse, yasak ertesi gün yürürlüğe girecek.

Bu hukuki mücadelenin ortasında Apple'ın tepkisi hızlı ve stratejik oldu. Şirket, ITC'nin bulgularını sorgularken ve temyiz başvurusu yapmayı planlarken, yasağın devam etmesi ihtimaline karşı hem hukuki hem de teknik düzenlemeler üzerinde çalışıyor. Bu hazırlıklar, kan oksijen doygunluk seviyelerini belirleyen algoritmaların modifikasyonlarını da içeriyor.

Apple artık Apple Watch satamıyor!

İlginç bir şekilde, patent anlaşmazlığı ve sonrasında gelen satış duraklaması tüm Apple Watch modellerini etkilemiyor. Tartışmalı kan oksijen sensörüne sahip olmayan daha uygun fiyatlı Apple Watch SE modeli satın alınmaya devam ediyor.

Bu gelişmenin zamanlaması kritik, çünkü ABD'de tatil sezonu, Apple için genellikle zirve satış dönemi olarak devam ediyor. Ancak, IDC'den Ryan Reith gibi uzmanlar, Apple'ın Watch 8 ve SE gibi diğer modellerinin stoklarının, herhangi bir anlık satış etkisini hafifleteceğine inanıyor.

Bu anlaşmazlık, aynı zamanda fikri mülkiyetin korunması ve akıllı cihazlardaki teknolojik yeniliklerin geleceği gibi daha geniş konuları da gündeme getiriyor. Apple gibi teknoloji devleri akıllı saatlerin neler yapabileceğini genişletmeye devam ederken, bu tür anlaşmazlıkların çözümü, endüstri ve tüketiciler için önemli sonuçlar doğuracak.